4 Kişilik Mükemmel Bir Aile Olduk

Bu süreci atlatmak çok zordu onun için Bülent Hoca’dan Allah razı olsun. Benim eşim doktora gitmeye pek yanaşmayan biriydi çünkü. Bu yüzden onu ikna edebilecek ve güven verebilecek bir doktor olmasaydı, daha neler yaşardık kim bilir. Ben çok zor doğum yapacağımı ergenliğe girdiğimde öğrenmiştim zaten ve eşime de çok söyledim, benim kolay kolay çocuğum olmayacak diye. Bunu bilerek evlendik. Allah biliyor ya, onunla evlenmesem belki kimseyle evlenmezdim bir daha. Onun da aynı şeyleri düşündüğünü biliyorum.

Ben ergenliğe girdiğim anda itibaren hep düzensiz regl oluyordum. Ama bunun bir sorun olduğunu anlamam zaman aldı. İlk zamanlar birkaç ay olmuyordum sonra birden 15 gün kanama oluyordu. Çevremdeki kadınlar yani büyüklerim, bunun normal bir şey olduğunu söylüyorlar ve kendilerine de aynısının olduğunu zamanla düzeleceğini deyip duruyorlardı.  Bir yıl böyle düzensiz geçti ve ben sonraki yıl hiç adet olmadım. Böyle olunca annem beni doktora götürdü. İyi ki benimle bu kadar yakından ilgilenen bir annem vardı da ben durumu öğrendim. 15 yaşıma girmeme bir iki ay kala doktora gittik. Kadın hastalıkları doktoru hem yumurtalıklarımda kist olduğunu hem de polikistik over sendromu olduğunu söyledi. Ayrıca bizi iç hastalıkları doktoruna yönlendirdi.

İç hastalıkları doktoru da guatr hastası olduğumu söyledi. Bunun da hamile kalmamı zorlaştıracağını söyledi. Tüp bebek yaptırmayı o zamandan düşünmeye başlamıştım ama eskiden bu kadar yaygın değildi. Ben evleninceye kadar yaygınlaşır diye düşünüyordum. Öyle de oldu. Seneler geçti ve eşimle evlendikten sonra, rahat olmaya karar verdik. Aileler de durumu biliyordu zaten, bir süre hiç söz konusu olmadı ama korunmuyorduk da. Yani olursa, şansımıza olacaktı. Olmazsa da kimse üzülmeyecekti. Evliliğimizin ikinci senesine gelmiştik, artık bebek yapmaya karar verdik. Bir doktor tercih etmemiz gerekti, aslında zor olan bir doktora güvenmekmiş. Kimseye kötü söz söylemek istemem ama her doktorun işini aynı özveriyle yaptığını düşünmüyorum.

Bir devlet hastanesine gittik ve genel testlerimiz yapıldı daha sonra da guatr için ayrı ilaçlar ve polikistik over sendromu için de ayrı ilaçlar yazdılar. Eşimin de tüm kontrolleri yapıldı ve ona da vitamin takviyeleri gibi birkaç ilaç verildi. Bu sürece önce tüp bebek denemeden başladık. Bülent Tıraş gibi bir doktorla tanışacağımı bilseydim, ilk olarak tüp bebek denerdim açık konuşuyorum. Başarısızlıkla sonuçlanan denemelerimize rağmen, başarıyı da onunla bulduk. Bebeklerimizi de onun sayesinde kucağımıza aldık.

Her neyse, ilaçlar kullandık ve birkaç ay boyunca özellikle yumurtlama dönemlerimi hesaplayarak bebek sahibi olmayı denedik. Ama adet kanamam dengeye girmiyordu ve bu yüzden de iş zorlaşıyordu. Polikistik over’de eğer doğum kontrol hapı kullanmıyorsanız, adet düzeniniz kolay kolay dengeye girmiyor. Benim işimin zorluğu bu noktadaydı işte. Beni ancak benimle aynı sıkıntıyı paylaşan kadınlar anlar. Her ay doktor kontrolüne gidiyorduk, ama bir şey düzelmiyordu. Adet kanamaları yani yumurtlama döngüsü her şeyi belirliyor. Senelerce uğraştığım için bu konuda uzman oldum sayılır artık.

Ben ufaktan da tüp bebek için doktor araştırmaya başlamıştım. Aslında boşuna zaman kaybettiğimi çok sonradan öğrenecektim. Birkaç ay daha geçti artık eşim de sıkılmıştı denemekten. Hayatımız buna bağlı gibi davranıyorduk. Stres bizi iyice yoruyordu. Kendimizle mi uğraşalım çevremizdekilerin dedikodularıyla mı uğraşalım artık biz de şaşırmıştık.

Bülent Tıraş hocamızı internetten buldum. Zaten arama kutusuna tüp bebek yazınca hemen o çıktığından, kolay oldu. Arayayım mı aramayayım mı diye düşünürken, eşim benden önce davrandı. Aradı ve randevu aldı. Telefonu kapattıktan sonra, birbirimize baktığımız anı hiç unutmadım ve unutmayacağım. Kendimiz için yapabileceğimiz en güzel şeyi yapmıştık. Günü gelip de randevuya gittiğimizde Bülent Hoca, bizim boşuna zaman kaybettiğimizi söyledi. Normal şartlarda gebe kalma şansım çok düşükmüş ve tüp bebekle büyük şansım varmış. Ama önceden bana bunu hiçbir doktor söylemediği için, umutla kendi kendimize ve ilaçlarla çocuk sahibi olmaya çalıştık. Bülent Hoca ile ilk denememizde, başarısız olduk. Ama başarısız olduğumuzda bile umutluydu. İkinci denemeyi de yapacaktık. Başarı şansım yüksekti ve artık eşim de ben de buna inanıyorduk. İkinci deneme sonucunda da başarısız olduk. Biraz ara verdik. Yaşadığım prosedürlerde her aşamada bizim yanımızdaydı.

Allah’ın hakkı üçtür derler ya, işte bizdeki de o hesap, üçüncü denemede bize müjdeli haberi Bülent Hocam verdi. Böyle bir mutluluk yok. İnanılmaz bir şey. İkizlerim olduğunu öğrendiğimde de Hocamız bizim yanımızdaydı. Ben onun sayesinde bebeklerimi kucağıma aldım. O bizim pes etmememiz için, çok destek verdi. Ve her defasında, benim hastalığımın arkasına sığınmamam gerektiğini hatırlatmasaydı belki de denemekten vazgeçerdim. Ben vazgeçmedim, siz de vazgeçmeyin. Pet etmeyin! Hastalıklarınızı dinlemeyin, kendinizi başaracağınıza inandırın. Bülent Tıraş ve ekibinden Allah razı olsun. 4 kişilik muhteşem bir aile kurduk biz. Darısı her isteyenin başına.