Gebelik söz konusu olduğunda bebeğin her anını, her bir gelişim evresini ve özellikle de genel sağlık durumunu bilmek, bundan emin olabilmek çok önemlidir. Bu sebeple de gebelik süresince anne adayının ve bebeğin gelişimi ayrıntılı bir şekilde takip edilir, düzenli olarak gebelik kontrollerine gidilir.
İşte gebeliğin başından sonuna kadar doktora ve anne adayına gebelikle ilgili her konuda bilgi veren belki de mucizevi icatlardan birisi olarak ultrasonografi söylenebilir. Zira gebelikte kan ve idrar tahlilleri, doktorun fiziksel muayenesi ve ultrason muayenesi hem bebek hem de anne adayı açısından hayati önem taşımaktadır.
Gebelik haftalarında doktorun belirlediği aralıklarla klasik ultrason muayenesi yapılırken, bir de gebeliğin 19. ve 23. gebelik haftalarında ayrıntılı ultrason yapılmaktadır. Bu gebelik döneminde bebeğin organ gelişimi tamamlanmış ve amnios sıvısı da çoğalmıştır. Bu sebeple de bebekle ilgili daha ayrıntılı görüntülerin elde edebilmek mümkün olmaktadır.
Ayrıntılı ultrasonografide bebek ve bebeğin tüm organları oldukça detaylı bir şekilde görülebilir, incelenebilir.
Ayrıntılı ultrason sayesinde bebeğin sağlık durumu hakkında daha net bilgiler almak mümkün olabilir. bu uygulamada amaç; bebekte herhangi bir anomali olup olmadığını tespit etmek ve ona göre bir yol çizmektir. Klasik ultrason muayenesinde tespit edilemeyen anomaliler ya da kromozomsal kusurlar, ayrıntılı ultrasonda daha net olarak görülebilir. Bu şekilde herhangi bir sorun tespit edildiğinde anne adayı acilen bir üst sağlık merkezine sevk edilir.
Ayrıntılı ultrasonun doğumsal anomali ya da kusurları tespit edebilme duyarlılığı sadece % 80’dir. Elbette ki bu oran çok yüksektir, ancak kesin değildir. Bu sebeple de en deneyimli ve profesyonel uzman bile, en ileri teknoloji kullanılarak yapılan ayrıntılı ultrasonografi taramasında bebekteki kromozom anomalisi taramasını % 100 güvence ile yapamaz. Birtakım doğumsal kusurlar, ayrıntılı ultrasonda bile gözlenmeyebilir. Zaten bazı doğumsal kusurlar da ilk belirtilerini gebelikte değil de, doğum sonrası erken veya geç dönemde vermektedir.
Ayrıntılı ultrason ve 3 boyutlu ultrason aynı mıdır?
Ayrıntılı ultrason ve 3 boyutlu ultrason aynı şey değildir, aynı yöntemler kullanılmaz. Ayrıntılı ultrason incelemesinde bebeğin kolları, yüzü ve bacakları ailenin isteğine bağlı olarak, 3 boyutlu bir şekilde aileye de izletilebilir.
Ancak genellikle ayrıntılı ultrason 2 boyutlu olarak yapılır ve ayrıntılı ultrasonda önemli olan, ultrason cihazının 3 boyutlu olması değildir, en önemli faktör; ayrıntılı ultrasonu yapacak olan doktorun deneyimi ve tecrübesidir. Bu sayede bebekteki olası anomalileri daha net olarak tespit edebilecektir.
Gebeliğin sağlıklı bir şekilde seyrettiği normal bir hamilelik sürecinde; gebeliği takip eden kadın doğum uzmanı gebeliğin 17. ve 22. haftalarında anomali için tarama yapar. Bu bağlamda fetal anomali taraması; her gebelikte uygulanan rutin bir işlemdir ve anne rahmindeki bebekte anomali varlığını araştırmak için yapılır.
Eğer fetal anomali taramasında bir risk ya da şüphe tespit edilirse, anne adayı ayrıntılı inceleme için detaylı, yani ikinci düzey ultrasonografiye alınmaktadır. Bundan sonra ise perinatoloji uzmanı, durumu inceler ve bebeğin durumu detaylı bir şekilde değerlendirir.
Ayrıntılı ultrason, yaklaşık yarım saat sürmekte, inceleme sonucunda birtakım şüpheler olması durumunda 3 – 4 hafta sonra yeniden uygulanmaktadır. Fakat gebelikte herhangi bir risk olması durumunda yalnızca bir kez yapılması yeterlidir.
Ayrıntılı ultrasonda bebeğin nereleri incelenir?
- Kafatası,
- Beyni,
- Omurgası,
- Göğsünün içerisi,
- Karındaki organları,
- Midesi ve bağırsakları,
- Kalbi,
- Kolları ve bacakları,
- Yüzü, yüzündeki tüm organları ayrıntılı bir şekilde incelenmektedir.
- Yukarıda sıralanan organlarıyla birlikte bebeğin eşinin durumu da incelenir.
Ayrıntılı ultrason ile her anomali kesin olarak tespit edilir mi?
Ayrıntılı ultrason, günümüzün koşullarında çok başarılı sonuçlar veren bir uygulamadır. Bu sebeple de gayet akılcı ve yol gösterici olabilmektedir. Ancak ayrıntılı ultrason, en başarılı uzmanlar tarafından en iyi merkezlerde uygulanması durumunda anomalileri görme olasılığı % 100 değil, yaklaşık olarak % 80’dir. Zira bazı anomaliler ultrasonda görülemezken, bazıları da doğumdan sonra belirti vermektedir. Özellikle de yüzdeki anomalilerin çoğu daha ileri aylarda geliştiği için yüzdeki anomalilerin tespit edilmesi daha zordur.
Gebeliklerdeki anomali risklerine bakacak olursak; tüm gebeliklerin ortalama olarak % 3’ünde anomali vardır, tek yumurta ikizlerinde anomali riski % 5’tir ve akraba evliliklerinde ise anomali riski 2 kat artmaktadır. Bu bağlamda ayrıntılı ultrason bebekteki anomalileri görmek adına uygulanan çok başarılı bir işlemdir, ancak şu anda mevcut olan hiçbir uygulama bebekteki tüm anomalileri, doğumsal, kromozomsal kusurları görmeyi vaat edememektedir.
Ultrason terimleri ne anlama geliyor yazımız için linki tıklayabilirsiniz:\r\n\r\n[call post=32497]\r\n
Ayrıntılı ultrasonografi avantajlıdır!
Gebelik takibi hem bebeğin hem de anne adayının sağlığı için çok önemliyken “Ayrıntılı Ultrason”, “Detaylı Ultrason” veya “İkinci Düzey Ultrason” gibi adlarla tanımlanan ultrasonografi muayenesi de bebekteki anomalileri saptayabilmek adına çok önemlidir. Gebelik takibi sırasında yapılan klasik ultrason muayenelerinden farklı olarak ayrıntılı ultrason;
- Yüksek görüntü kalitesine sahiptir,
- Doppler, Renkli Doppler, 3 ve 4 boyutlu görüntüleme yeteneklerine sahiptir,
- İleri teknoloji ultrason cihazı kullanılır,
- Normal ultrasondan daha fazla zaman ayrılarak anne karnındaki bebeğin tüm organları mümkün olan en yüksek ayrıntıya kadar incelenir,
- İncelemeyi riskli gebelikler, doğumsal sakatlıklar ve hastalıklar konusunda özel eğitim ve tecrübeye sahip Perinatoloji Uzmanları yapmaktadır,
- Detaylı inceleme sonucunda yazılı bilgilendirme ve önerileri içeren ayrıntılı bir rapor düzenlenir.
- Tüm bunlardan dolayı da her gebelikte ayrıntılı ultrason yapılması istenir.
2 boyutlu ultrason nedir?
Kullanılmakta olan tüm ultrason cihazları iki boyutlu görüntü üretir. Organların çeşitli yön ve açılardan alınan kesitleri bir ekranda, genelde siyah-beyaz ve gri rengin tonlarında gösterilir. Tıbbi muayeneler esnasında en sık olarak 2 boyutlu ultrasondan yararlanılır ve eğer cihaz üst düzey kaliteye sahipse 1-2 milimetrelik ayrıntılar bile net olarak izlenebilir.
Renkli ultrason, renkli doppler nedir?
Her ne kadar halk arasında “Renkli Ultrason’’ şeklinde tanımlansa da bu çok doğru olmamakta, daha çok ‘Renkli Doppler’’ adlandırması uygun olmaktadır. Zira anne rahmindeki bebeğin ultrasonla rengini görüntülemek mümkün değildir. Ancak renkli doppler teknolojisi yardımı ile gebenin rahim damarlarında, bebeğin kan damarlarında ve kalbindeki kan akımları görüntülenir ve değerlendirilir. Bu teknoloji sayesinde damarlardaki ve kalpteki bazı oluşum hataları ve bebekteki gelişme bozuklukları araştırılabilir.
3 boyutlu ultrason ve 4 boyutlu ultrason nedir?
’Üç Boyutlu Ultrason’’; gelişmiş ultrason cihazları sayesinde bilgisayar programında binlerce iki boyutlu görüntünün birleştirilerek üç boyutlu görüntü elde edilmesi halidir. 3 boyutlu görüntülerin ayrıntıları, iki boyutlu görüntülerden daha azdır.
Ancak 3 boyutlu ultrason,’ normalde, klasik ultrasonla elde edilmeyecek kesitlerin alınmasını ve bebeğin vücut yüzeyinin herkesin anlayabileceği şekilde görülebilmesini sağlar. Bu 3 boyutlu görüntülerin canlı bir şekilde izlenebilmesi durumu ise 4 boyutlu ultrason olarak adlandırılır. 3 ve 4 boyutlu ultrason her gebelikte tıbbi olarak gerekli değildir. Ancak bebeğin yüzünü görmek isteyen anne ve baba adayları için önemli bir uygulamadır. Ancak bebeğin yatış pozisyonunun uygun olmaması, suyunun az olması ve anne adayının çok kilolu olması gibi durumlarda 3 ve 4 boyutlu görüntüleme mümkün olmayabilir.
Ayrıntılı ultrason muayenesinde bebekle ilgili hangi sorunlar tespit edilebilir?
Ayrıntılı ultrason; anne rahmindeki bebeğin büyümesi ve gelişmesinin yanında vücut ve organ yapılarını, olası anomalileri veya doğumsal hastalık şüphesi uyandıran bulguları göstermektedir. Anomaliler; belkemiğinde açıklık olması, beyin boşluklarının aşırı sıvı toplaması, kol, bacak yokluğu, ana damarların kalbe hatalı bağlanmış olması gibi bebeğin vücut ve organ yapılarında olabilen ciddi oluşum kusurlarıdır. Bunların en erken dönemde tespit edilmesi de çok önemlidir.
Gebeliğin 4. – 5. ayları arasında, 17 – 22. haftaları arasında yapılan ayrıntılı ultrason muayenesiyle yapısal oluşum kusurlarının yaklaşık % 80’i saptanabilmektedir. Burada görülen bulgular normal bebeklerde de görülebilen, ancak genetik veya enfeksiyon hastalığı olanlarda daha sık ortaya çıkan fiziksel özelliklerdir.
Anne adayının rahmindeki bebeğin; beyin boşluklarının hafif genişlemesi, burun kemiğinin görülememesi veya küçük ölçülmesi, ense cilt kalınlığının artmış olması, elin küçük parmağında orta kemik eksikliği, ayak başparmağının diğer parmaklardan ayrık durması gibi bulgular normal bebeklerde de görülebilen anomalilerdir. Ancak bunların pek çoğunun Down Sendromu olarak adlandırılan doğumsal zeka geriliğine sahip bebeklerde daha sık gözleniyor olması da çok ciddi bir durumdur.
Ayrıntılı ultrasonda hangi sorunlar anlaşılamaz?
Ayrıntılı ultrasonda bebeğin yapısal kusurlarının tanınma olasılığı tamamen anomalinin boyutu ve yerleşimiyle ilgilidir. Zira küçük çaplı yapısal sorunların çoğu ultrasonla tanınamayabiliyor. Örneğin bebeğin; kaka deliğinin oluşmaması (anal atrezi), yemek borusunun tıkalı olması (özofagus atrezisi), burun deliklerinin tıkalı olması (koanal atrezi), yumuşak damağın yarık olması, bağırsaklarda tıkanıklık olması, cinsel organlarda küçük şekil bozukluklarının olması gibi kusurlar ultrasonda tespit edilememektedir.
Bununla birlikte gebelik haftasının bunun için uygun olmaması, anne adayının aşırı kilolu olması, bebeğin anne karnında duruşunun uygun olmaması, bebeğin suyunun az olması gibi faktörler de ultrason incelemesini olumsuz etkilemekte ve olası sorunların saptanmasını engelleyebilmektedir.
Ultrasonda bebeğin vücut ve organ yapılarının görünümünü etkilemeyen doğumsal hastalıklar tespit edilemez, tanınamaz. Örneğin; doğumsal zeka geriliği, görme veya işitme bozukluğu, kan hastalıkları, enfeksiyon hastalıkları, metabolik hastalıklar (doku veya vücut kimyası hastalıkları) ultrasonda belirti vermeyebildiği için de tespit edilmesi söz konusu olmaz. Aslında bu tür hastalıkların çoğu, gebelik sırasında herhangi bir muayene, tetkik ya da tahlille tanınamamaktadır. Ancak bunlardan bazıları daha ileri incelemeler olan su veya kordon damarından alınan kanın incelenmesi ile anlaşılabilmektedir.
Ayrıntılı ultrason gebeliğin hangi döneminde yapılır?
Ayrıntılı ultrason muayenesi için en doğru zamanı ve kararı gebeliği takip eden doktor vermektedir. Örneğin; sakatlık şüphesi, suların azalması veya artması, gelişme geriliği şüphesi gibi riskli durumlar söz konusu olursa, ayrıntılı ultrason muayenesi gebeliğin herhangi bir haftasında yapılabilir.
Ancak özel bir sorun, bir risk söz konusu değilse ayrıntılı ultrason muayenesi bebeğin tüm vücut yapılarının en ayrıntılı şekilde görülebildiği 20. -22. gebelik haftalarında, yani 4 – 5 ay arasında yapılmaktadır. Bununla birlikte birçok ciddi doğumsal kusur bebeğin oluşum dönemi bittiğinde, yani gebeliğin ilk üç ayı dolunca ortaya çıktığı için, bu dönemden sonra ayrıntılı ultrason muayenesinde teşhis edebilmek ve aynı zamanda çok önemli olan Down Sendromu belirteçlerini tespit edebilmek mümkün olur.
Yukarıda ayrıntılı bir şekilde açıklandığı üzere; ayrıntılı ultrasonla gebeliğin 11- 14 haftaları arasında Birinci Trimester Anomali ve Down Sendromu Taraması yapılabilmektedir. Anne ve baba adayları doktorun da yönlendirmesiyle; yapısal kusurların erken tespiti için ve en güvenilir Down Sendromu için Birinci Trimester Taramayı tercih ederler. Birinci Trimester Taramada bebeğin tüm yapıları çok ayrıntılı incelenemediği için de 20. – 22. gebelik haftaları arasında ayrıntılı ultrason muayenesi tekrar önerilir.