Her kadın çocuk sahibi olacağı o günleri hayal ederek yaşar. Ancak bazı etkenlerden dolayı bu hayal sekteye uğrayabiliyor. Özellikle gebe kalmayı zorlaştıran etkenlerden bir tanesi, kadının ilerleyen yaş faktörünün etkisinden kaynaklanmaktadır. İlerleyen yaş ile birlikte kadın doğurganlık sınırını aşarak, gebeliğin oluşması için yeterli yumurta kabiliyetine sahip olamamaktadır. Bu yüzden yumurtaların fonksiyonel olarak yetersizliği gebeliğe engel en önemli etkenlerden bir tanesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Yumurtadan kaynaklı problemler nedeniyle çocuk sahibi olamama durumu, infertilite yani kısırlık sorunu ile ilişkili birçok engelleyici etkenler arasında yer alıyor. Gebeliğe engel olan bu etkenler tedavi edilemediği sürece, çocuk sahibi olabilme hayalleri suya düşmektedir.
Yumurtlamadaki engellerin habercisi; Adet düzensizliği
Gebeliğin oluşması için, yumurtlama ve döllenme gibi sistematik süreçlerin doğru bir şekilde çalışması gerekir. Anne olmak isteyen bir kadında ilk kontrol edilecek durum adet düzenidir. Gebeliğe engel olan etkenlerden biri olan yumurtlama bozuklukları, bazı sebeplerden dolayı yaşanabilmektedir. Bu sebepler; yaralanma, tümörler, beslenme, aşırı stres ve aşırı egzersiz gibi birçok faktörün etkisiyle oluşabilmektedir. Bunlara ek olarak, bazı ilaçlar da yumurtlama bozuklukları ile ilişkili olabilir. Eğer bir kadın düzenli bir adet döngüsüne sahip ise, yumurtalama ile ilgili bir probleminin olmadığını anlayabilir.
Yumurtlama sorunu
Beyinde bulunan hipofiz bezinden gelen işaret ile FSH denilen, folikül uyarıcı hormon devreye girerek gebeliğin oluşması için gerekli koşulları sağlamaya başlar. Bu uyarılma ile birlikte yumurta büyür ve çatlar. Bu mekanizmanın düzensiz çalışması, ovulasyon sorunu; yumurtlamanın çoğu zaman düzensiz olması ya da hiç olmaması anlamına gelmektedir.
Bu durumda gebeliğe engel olan etkenler arasında yer alır. Özellikle yumurta kaynaklı sorunlarda tedavi seçenekleri alternatif tıbba doğru kaymaktadır. Tedavi seçeneğinden çok çocuk sahibi olabilme yolları gözden geçirilir. Bu gibi sorunları olan kadınlara, tüp bebek tedavi yöntemleri tavsiye edilmektedir. Eğer böyle bir durum söz konusu değilse, gebeliğe engel olan diğer etkenlerin araştırılması gerekir.
Tüplerin tıkalı olması
Gebeliğe engel olan etkenlerden biri de tıkalı tüplerdir. Tüpler sperm ile yumurtanın bir araya gelmesini sağlayan fonksiyonel bir aracıdır. Kadında iki fallop tüpü bulunmaktadır. Her fallop tüpünün uzunluğu 10- 13 cm ve çapı 0,5- 1,2 cm’dir. Cinsel birleşmeden sonra, spermler rahim kanalı ağzı ile rahim içine geçerek, oradan tüplere ulaşır. Bir tıkanıklık söz konusu ise bu karşılaşma sağlanamaz. Bu nedenle de gebeliğin oluşması mümkün olmamaktadır.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, enfeksiyonlar, endometriosis, geçirilen dış gebelik ameliyatları, geçirilen cerrahi operasyonlar gibi etkenler tüplerin tıkanmasına neden olmaktadır. Tüplerin tıkanması da gebeliğin normal yollardan sağlanabilmesini engelleyen etkenler arasında yer almaktadır. Endometriozis veya pelvik inflamatuar gibi üreme sistemi bozukluklarından mağdur kadınlar, fallop tüplerinin tıkanıklığı açısından daha büyük bir risk altında olabilmektedirler. Karın boşluğu iltihabı da fallop tüplerinin tıkanıklığına yol açabilir. Bu durumda da, gebelik oluşamayacağı için hastaya tüp bebek tedavisi önerilmektedir.
Çikolata kistleri
Gebeliği engelleyen etkenlerden biri de çikolata kistleridir. Bu rahatsızlık özelikle doğurganlık yıllarında birçok kadının başına gelmektedir. Rahim duvarını çevreleyen, rahim zarı olarak da adlandırılan tabakaya endometrium denir. Endometriumun yalnızca rahim iç duvarında bulunması gerekmektedir. Bu hastalıkta endometrium, uterus iç zarı tabakasında özellikle yumurtalıklarda karın iç zarında da bulunduğu zaman sorun yaratmaktadır. Her adet döneminde adet kanaması ile birlikte, adet kanı vajina ve rahim ağzı yoluyla dışarı atılırken, içinde endometrium tabakası olduğu için onlarda da kanama olur. Bu kanamalar birikerek özellikle yumurtalıklarda küçük küçük kistlerin oluşmasına neden olur.
Her adet dönemi ile de bu doku büyür. Özellikle infertilite yani kısırlık nedeni ile gelen, adet ağrısının fazla olduğu kadınlarda ve cinsel birliktelik esnasında ağrısı olan kadınlarda çikolata kistine rastlanmaktadır. Eğer kist 4 cm den büyük ise cerrahi bir operasyona gerek duyulur. Ama ameliyat olunsa dahi çikolata kistinin tekrarlama olasılığı oldukça yüksektir. Eğer hasta bu şekilde hamile kalabilirse, çikolata kisti kendiliğinden gerileyecektir. Ancak çikolata kisti bulunan hastalarda gebelik oranı çok düşüktür. Bu yüzden hastalar tedavi sonrasında hala bebek sahibi olamıyorsa, tüp bebek tedavi merkezlerine yönelmeleri gerekir.
Diğer gebeliği engelleyen etkenler
- Düzensiz cinsel ilişki: Gebelik için ideal olan haftada 2 kere düzenli ilişkidir. Eğer çiftler arasında herhangi bir nedenle haftada 1 veya daha seyrek cinsel ilişki meydana geliyorsa hamilelik oluşması zorlaşır.
- Yumurtlama döneminde ilişkiye girilmemesi
- Sigara hamile kalmayı kötü yönde etkileyen bir faktördür.
- Obezite olumsuz yönde etki eder.
- Aşırı zayıf olmak da olumsuz etki gösterir.
- Emzirme döneminde hamile kalmak zorlaşır fakat, emzirme bırakıldığında tamamen normale döner.
- Stres
Gebeliği engelleyen hastalıklar
- Hiperprolaktinemi
- Trioid hormon bozuklukları (Guatr hastalıkları)
- Yumurtalık ve tüpler ile ilgili geçirilen ameliyatlar
- Endometriozis ve Çikolata kisti (endometrioma)
- Rahim içerisinde bulunan septum, miyom ve benzeri patolojiler
- Polikistik over sendromu
- Rahim ve yumurtalıkları içeren enfeksiyon geçirilmesi
- Anovulasyon ( Yumurtlama olmaması, yumurtlama düzensizliği )
- İleri derecede ciddi kronik hastalıklar ( kalp, karaciğer vb.)
Gebeliği etkilemeyen faktörler nelerdir?
Halk arasında bazı nedenlerin gebeliğe etkisi olduğu düşünülmektedir. Oysaki aşağıdaki faktörler ne gebeliğe engel ne de kısırlık problemine yol açmaktadır.
- Daha önce doğum kontrol hapının kullanılması veya doğum kontrol iğnesi kullanılmış olması
- Adet geciktirici veya adet söktürücü gibi hormonal ilaçlar kullanmak
- Daha önce spiral kullanmış olmak
- Kürtaj yapılması
- Düşük ve boş gebeliğin olması
- Erkeğin erken boşalması
- Antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar
- Adet zamanında ilişkiye girmek
- Rahim ağzında bulunan yaralar ve şekil bozuklukları
- Rahim ağzı için yakma ve dondurma tedavileri
- Vajinal akıntı veya mantar sorunları
- Genital siğiller
- Rahmin geriye dönük olması
- Ufak miyomlar ve rahimin iç tarafında olmayan miyomlar gebe kalmayı etkilemez.
- Folikül kisti, korpus kuteum kisti, korpus hemorajikum gibi basit yumurtalık kistleri kısırlığa neden olmaz. Sadece çikolata kistleri (endometrioma) tüplerde yapışıklık yaratarak kısırlık problemine yol açabilirler.
- Adetlerin aşırı ağrılı olması veya ilişki sırasında ağrı olması kısırlık ile ilgili değildir.
- Vajinal estetik ameliyatları ( dudakların düzeltilmesi vb. ) ileride gebeliğin oluşmasını etkilemez.