[tdc_zone type=”tdc_content”]
Tüp bebek tedavisi, yardımcı üreme tekniklerinden bir tanesidir. Tüp bebek tedavisine, kadının yumurtalıklarından yumurta toplanması ve yumurtaların, sperm ile döllenmesi süreçleri dahil olmaktadır. Döllenmiş olan yumurta, embriyo olarak bilinir. Embriyo oluştuktan sonra saklanmak üzere dondurulabilir ya da kadının rahmine transfer edilebilir.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisi, kısırlık sorunu yaşayan, ancak bebek sahibi olmak isteyen insanlara yardımcı olur. Tüp bebek tedavisi, pahalı ve invazif bir tedavi olduğu için çiftler genelde tüp bebekten önce diğer doğurganlık tedavilerini denemektedir. Bu tedaviler arasında doğurganlık ilaçları almak ya da suni dölleme gibi tedaviler yer almaktadır.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisi için kişinin, genel olarak sağlıklı olması önemlidir. Bu temel şartın yanı sıra her bireyin durumuna dair farklı gereksinimler olacaktır.
6 aydan fazla süredir gebelik elde edemeyen çiftlerde tüp bebek tedavisi genelde sonuç alınmasını sağlamaktadır. Üreme çağında olan kadınlar her yaşta tüp bebek ile gebe kalabilmektedir.
[/td_block_text_with_title]
Doktorunuzla birlikte tüp bebek tedavisinin sizin için en uygun olan tedavi yöntemi olduğuna karar verdiyseniz, bu tedavi öncesi hazırlık yapmanız önemlidir.
Tüp bebek tedavisine başlamadan önce gebe kalma şansınızın artması ve gebeliğinizin sağlıklı devam etmesi için bazı testlerin yapılması gerekir. Bu testler arasında şunlar yer almaktadır:
Yumurtalık rezervi testi: Yumurtalarınızın sayısını ve kalitesini belirlemek için folikül uyarıcı hormon (FSH) ve estradiol (östrojen) ile adet döngünüzün ilk birkaç günündeki anti-müllerian seviyeleriniz için test yapılması gerekebilir. Genelde yumurtalıkların ultrasonu ile birlikte değerlendirilen test sonuçları, yumurtalıklarınızın doğurganlık ilaçlarına nasıl yanıt vereceğine dair tahminde bulunulmasını sağlayacaktır.
Semen analizi: Semen analizi, doğurganlık değerlendirme sürecinin bir parçası olarak gerçekleştirilmediyse tüp bebek tedavisi döngüsü başlamadan hemen önce doktorunuz, semen analizi yapılmasını isteyebilir.
Bulaşıcı hastalık testleri: Hem sizin hem de eşinizin, HIV de dahil olmak üzere bulaşıcı hastalıklar yönünden değerlendirilmeniz gerekir.
Embriyo transferi denemesi: Doktorunuz, rahim boşluğunu ve embriyonun rahme başarılı bir şekilde yerleşmesini sağlamada en yüksek başarıyla sahip olacak tekniği görmek amacıyla embriyo olmadan bir transfer denemesi yapabilir.
Rahim muayenesi: Tüp bebek tedavisine başlamadan önce doktorunuz, rahim içi tabakayı kontrol etmek isteyecektir. Bu muayene sırasında sonohisterografi (rahim ağzından rahme doğru sıvı enjekte edilir) ve ultrason (rahim boşluğunu görüntülemek amacıyla) kullanılabilir. Muayenede aynı zamanda histeroskopi (ince, esnek ve ışıklı bir teleskop) vajinaya ve rahim ağzından rahme yerleştirilebilir.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisi, tüm dünyada kısırlık tedavisinde kullanılan en etkili yöntemlerden bir tanesidir. Tüp bebek tedavisinde öncelikle çiftlerin durumlarına özel olarak tedavi planı hazırlanır ve sonrasında gerekli muayeneler ve testler gerçekleştirilerek tedaviye başlanır.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisinde yer alan aşamaları, aşağıda detaylı bir şekilde okuyabilirsiniz:
Yumurtalıkların Uyarılması
Kadınlar, her adet döngüsünde doğal olarak bir adet yumurta üretir. Ancak tüp bebek tedavisinde birden fazla yumurta gerekmektedir. Birden fazla yumurta kullanılması, uygun
embriyoların gelişmesi ihtimalini arttırmaktadır. Vücudunuzun ürettiği yumurtaların artması için doğurganlık ilaçları kullanmanız gerekecektir. İlaç kullandığınız süre boyunca doktorunuz düzenli kan testleri ve ultrason ile yumurta üretimini takip edecek ve yumurtaların toplanacağı zamana karar verecektir.
Yumurtaların Toplanması
Yumurtaların toplanması, anestezi altında gerçekleştirilen cerrahi bir işlemdir. Doktorunuz, ultrason probu sayesinde yumurta toplanırken kullanılacak iğneyi vajinadan, yumurtalığa ve oradan da yumurta bulunduran foliküle yönlendirecektir. İğne, yumurtayı çekecek ve foliküllerdeki sıvıyı dışarı çıkaracaktır.
Döllenme
Döllenme için erkekten semen örneği alınması gerekir. Sonrasında spermler ile yumurtalar, laboratuvar ortamında bir araya getirilir. Bu süreç sonucu embriyo elde edilemezse, doktorunuz mikroenjeksiyon kullanmaya karar verebilir.
Embriyoların Takibi
Döllenmiş olan yumurtaların takibi sağlanarak bölünüp geliştiklerinden emin olunacaktır. Aynı zamanda embriyolar bu süreç içerisinde genetik sorunlar açısından test edilecektir.
Embriyo Transferi
Embriyolar yeterli büyüklüğe ulaştığında transfer edilebilirler. Bu ise genelde döllenmeden beş gün sonra gerçekleşir. Embriyo transferi sırasında kateter adı verilen ince bir tüp vajinaya yerleştirilecek, rahim ağzını geçecek ve rahme ulaşacaktır. Sonrasında ise embriyo, rahme transfer edilecektir.
Gebelik, embriyo rahim duvarına tutunduğu zaman meydana gelir. Bu, genelde 6 ila 10 gün arası sürer. Sonrasında kan testi ile gebe kalınıp kalınmadığını anlaşılacaktır.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisinde başarı şansını arttırmak için çiftlerin temelde sağlıklı bir hayat sürmeleri gerekir. Erkeğin ve kadının hayatları ne kadar sağlıklıysa hücreleri de o kadar sağlıklı olur. Hücre denildiği zaman sadece vücut hücreleri değil, üreme hücreleri de akla gelmelidir. Sağlıklı bir hayat denildiği zaman özellikle zararlı maddelerden uzak durulması gerekir. Sigara, alkol, uyuşturucu maddeler ve toksik maddelerden kurtulmak gerekir. Mümkün olduğu kadar düzenli bir şekilde egzersiz yapılmalı, günde en az 7500 adım atılmalı ve kilo kontrolü olmalıdır.
Sağlıklı bir hayat tarzında beslenmeye de çok dikkat edilmesi gerekir. Örneğin, plastik maddelerin içerisinde bekleyen sular yerine cam şişe kullanılmalıdır. Çünkü plastik içerisinde bekleyen sularda bir süre sonra bisfenol A adı verilen bir madde birikir ve bu maddenin, üremeyi ve tüp bebek sonuçlarını olumsuz etkilediği bilinmektedir. Bunun yanı sıra yediğimiz şeylerde genetiği değiştirilmiş olanlarından ve tarım ilaçlarından korunmak gerekir. Özellikle konservelerin içerisinde bulunan gıda koruyucularına dikkat etmek gerekir. Taze meyve sebze tüketmeye dikkat edilmesi gerekir.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisi görürken sağlıklı ve dengeli öğünler tüketmelisiniz. İyi bir beslenme düzenine sahip olmak için belli şeyleri kısıtlamanız yetmeyecektir. Bu kısıtlamalarla birlikte sağlıklı seçimler yapmanız ve besin açısından zengin gıdalar tüketmeniz gerekir.
Tüp bebek tedavisi sırasında sağlıklı bir şekilde beslenmek için şu gıdaları tüketebilirsiniz.
Meyve ve sebze: Vitamin, mineral, lif ve fitokimyasallar gibi takviyelerin yanı sıra daha çok sebze ve meyve tüketimi ile aç kalmanıza neden olan yüksek kalorili yiyeceklerin yerine sağlıklı alternatifler tercih etmiş olacaksınız.
Sağlıklı proteinler: Yağsız et, tavuk, deniz ürünler, yumurta, fasulye, kuruyemiş, tohumlar ve yağı azaltılmış süt ürünleri gibi gıdalar, vücudunuz için gerekli olan vitamin ve mineralleri sağlayacaktır. Proteinler, karbonhidratlardan daha doyurucu olduğu için daha uzun saatler tok kalmanızı sağlar.
Ev yapımı yemekler: Çok fazla yağ kullanarak hazırlanmış yemekleri yemeyi en aza indirerek yağ alımınızı kısıtlamanız gerekir. İşlenmiş gıdalarda bulunan sağlıksız trans yağların, artan kısırlık oranlarıyla ilişkili olduğunu gösteren araştırmalar bulunmaktadır.
Tam tahıllar: Tam tahıllı ekmekler, lif açısından zengin kahvaltılık gevrekler, kahverengi pirinç ve işlenmemiş diğer tahılları tercih etmeniz sağlıklı olacaktır.
Düzenli öğünler: Gün boyunca öğün atlamak, genelde geceleri yemeye neden olur. Bu ise özellikle kilo kontrolü sağlamaya çalışan kişiler açısından sağlıksız bir alışkanlıktır. Bu nedenle öğün atlamama konusunda dikkatli olun.
Tüp bebek tedavisi sırasında yukarıda yer alan öneriler, vücudunuzun gebeliğe hazırlanmasında rol oynayacaktır. Ancak bu sağlıklı tercihlerin yanı sıra sağlıksız yiyeceklerinde farkında olmalısınız. Bu nedenle abur cubur tüketiminizi kısıtlamanız gerekir.
Her ne kadar hazır yiyecekler çekici olsa ve bulunması kolay olsa da bunlardan uzak durmalı ve bunların yerine sağlıklı alternatifler hazırlamalısınız.
Tüp bebek tedavisi kilo aldırır mı?
Her kadın, doğurganlık ilaçlarına aynı şekilde tepki vermediği için hangi doğurganlık ilacının özellikle sizi etkileyeceğini belirlemek imkansızdır. Ancak daha önce hormonlu bir doğum kontrol yöntemi kullandıysanız, kullandığınız süre boyunca birkaç kilo aldığınızı fark etmiş olabilirsiniz. O nedenle doğurganlık ilaçları kullanırken kilo alabilirsiniz ya da bu ilaçlar, şişkinliğe neden olabilir. Her ne kadar bu etkilerin görülmesi normal olsa da ani bir kilo artışı yaşadıysanız ya da daha önce olmadığı halde, ilaç kullandıktan sonra gebe kalmış gibi karnınız büyüdüyse bu durumu doktorunuza haber vermeniz gerekir.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisi sırasında yumurtalar toplanır ve döllenmesi için laboratuvar ortamında sperm ile bir araya getirilir. Bir tüp bebek döngüsü genelde 3 – 4 hafta sürmektedir. Ancak bu adımlar, farklı aşamalar ve süreçler şeklinde gerçekleşebileceği için daha uzun sürebilir.
Tüp bebek tedavisinin ilk on gününde genelde anne adayının gerekli ilaçları alması sağlanır ve süreç izlenir. Foliküller, olgunlaştığı zaman yumurta toplama işlemine geçilir ve bu işlem genelde 45 dakika kadar sürer. Yumurtalar toplandıktan sonra sperm ile bir araya getirildiğinde döllenme meydana geldiyse 3-5 gün sonra embriyo transferi gerçekleştirilir.
Embriyo transferinden sonra yaklaşık on gün sonra ise kan testi yapılarak gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılır.
[/td_block_text_with_title]
Genel olarak söylemek gerekirse tüp bebek tedavisinin başarısız olma nedenleri arasında ilk tedaviyle sonraki tedaviler arasında fark yoktur. Kaçıncı tedaviniz olursa olsun, tedavinin başarılı olma olasılığı temelde embriyoya bağlıdır. Embriyo sağlıklı değilse (genetik olarak sağlıklı değil ve kromozomlarda sorun varsa) yüzde 70 ila yüzde 80 oranında başarısızlık ihtimali vardır. Aslında embriyonun tutunmaması, çiftin lehine olan bir durumdur. Çünkü sağlıksız bir embriyonun tutunması durumunda ya düşük görülecek ya da sağlıksız bir bebek sahibi olunacaktır.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisine başladığınızda yumurtlama döneminizden sonraki bir zamanda doktorunuz, GnRH antagonisti ya da GnRH agonisti kullanmanızı isteyebilir. Genelde enjeksiyon yöntemiyle kullanılan bu ilaçlar, nazal sprey ya da implant formunda da bulunabilmektedir.
Bu ilaçlar, tedavi döngünüz başladığı zaman doktorunuzun, yumurtlama döneminiz üzerinde kontrol sahibi olmasını sağlar. Adet döngüleriniz, doğal yollarla gerçekleşmiyorsa doktorunuz, farklı bir yaklaşım sergileyebilir. Bu durumda progesteron kullanmanızı isteyebilir. Progesteron, adet döngünüzün düzenlenmesine yardımcı olacaktır.
Bu durumda doktorunuz, progesteron hapı kullandıktan yaklaşık 6 gün sonra GnRH agonisti ya da antagonisti kullanmanızı isteyecektir. Ancak tekrar hatırlatmakta fayda var; kullanacağınız ilaçlar, durumunuza bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu nedenle daima doktorunuzun söylediklerini yaptığınızdan emin olun.
Bu aşamadan sonra doğurganlık ilaçları ile yumurtlama uyarılması sağlanacaktır. Tedavi protokolünüze bağlı olarak 7-10 gün arası her gün, günde 1-4 kez iğne yapmanız gerekecektir. Bu iğnelerle birlikte GnRH agonisti ve antagonistlerini nasıl kullanacağınızı, doktorunuzdan ya da gittiğiniz merkezde yardımcı olacak sağlık çalışanlarından öğreneceksiniz.
Tüp bebek tedavisinde son olarak insan koryonik gonadotropin (hCG) ile yumurtaların büyümesi tetiklenir. Burada, zamanlama çok önemlidir. İğne çok erken yapılırsa yumurtalar, yeteri kadar olgunlaşmayacaktır. İğnenin çok geç yapılması durumunda ise yumurtalar çok fazla olgunlaşabilir ve düzgün bir şekilde döllenmeyebilir.
Çatlatma iğnesi adı da verilen hCG hormonu içeren bu iğne, genelde döngü içerisinde bir kez yapılır. Bu iğneyi yapmanız gereken zamana dair doktorunuz kesin bir saat verecektir.
Bu nedenle iğneyi, doktorunuzun söylediği zamanda yaptığınızdan emin olmalısınız.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi gerçekleştirildikten sonra hastanede 20-30 dakika dinlendikten sonra evinizde istirahate devam edebilirsiniz. Ancak bu, yatak istirahati şeklinde olmamalıdır. Embriyo transferi sonrası kendi ihtiyaçlarınızı kendiniz karşılayabilir ve iki gün sonra normal hayatınıza dönebilirsiniz. Ancak transfer sonrası rahatsızlığa neden olabilecek yoğun aktivitelerden kaçınmalısınız.
Kimi insanlar, embriyo sonrası işlerinden izin alsa da bunu yapmanız şart değildir. Ancak izin almanız ya da evden çalışmanız mümkünse bunu yapabilirsiniz. Yapamamanız halinde ise tüp bebek tedavisinden elde edilecek sonuçlar etkilenmeyecektir.
Beslenme açısından ise protein ve lif açısından zengin, sebze ve meyve ağırlıklı bir beslenme tavsiye edilmektedir. Sıvı tüketiminin ise iki litrenin üzerinde olması önemlidir.
[/td_block_text_with_title]
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi gerçekleştirildikten sonra günlük aktivitelerinize devam edebilirsiniz. Ancak tedavi sonrası yumurtalıklarınız hala büyük olabileceği için rahatsızlığa neden olabilecek yoğun aktivitelerden kaçınmalısınız. Özellikle transfer sonrası ilk birkaç gün dinlenebiilr ve kendinizi şımartacak şeyler yapabilirsiniz.
Kimi insanlar, embriyo sonrası işlerinden izin alsa da bunu yapmanız şart değildir. Ancak izin almanız ya da evden çalışmanız mümkünse bunu yapabilirsiniz. Yapamamanız halinde ise tüp bebek tedavisinden elde edilecek sonuçlar etkilenmeyecektir.
Tedavi sonrası kendinizle ilgilenin ve ev işi gibi yapmak istemediğiniz şeyler varsa bunları yapmayın. İki haftalık bekleme süreci boyunca aklınızda bazı düşünceler ve endişeler olabilir. Bu süreçte kendinize, insanların günlük aktivitelerinde değişiklikler yapmadan da gebe kaldıklarını hatırlatın.
[/td_block_text_with_title]
Her medikal prosedürde olabileceği gibi tüp bebek ile ilgili olarak da bazı riskler bulunmaktadır. Tüp bebek tedavisi ile ilişkili olarak görülebilecek riskler şunlar olmaktadır:
Çoğul gebelik: Tüp bebek tedavisinde rahminize birden fazla embriyo transfer edilmesi halinde çoğul gebelik yaşayabilirsiniz. Çoğul gebelik olması durumunda erken doğum ve düşük doğum kilosu görülme riski daha fazla olmaktadır.
Ovaryan hiperstimülasyon sendromu: Tüp bebek tedavisinde kullanılan hCG gibi doğurganlık ilaçları, yumurtalıkların şişmesine ve ağrımasına neden olabilmektedir. Ovaryan hiperstimülasyon sendromu adı verilen bu durumda görülen belirtiler arasında karında hafif bir ağrı, şişkinlik, mide bulantısı, kusma ve ishal gibi belirtiler yer almaktadır.
Düşük: Tüp bebek tedavisinde taze embriyolar ile gebe kalındığında, doğal yollardan gebe kalmaya göre düşük riski yüzde 15 ila yüzde 25 arasında daha fazla olabilmektedir. Bu oranlar, annenin yaşının ilerlemesiyle artmaktadır.
Yumurta toplanması sırasında yaşanan komplikasyonlar: Yumurta toplanması sırasında bağırsakta, mesanede ya da kan damarlarında kanama, enfeksiyon ya da hasar meydana gelebilir. Ayrıca anestezi kullanılıyorsa bu işlemin de taşıdığı bazı riskler bulunmaktadır.
Dış gebelik: Tüp bebek tedavisi gören kadınların yaklaşık yüzde 2’si ila yüzde 5’inde dış gebelik görülmektedir. Dış gebelikte embriyo, rahmin dışında bir yerde tutunur. Bu durumda embriyo hayatta kalamaz ve gebelik devam edemez.
Doğum kusurları: Annenin yaşı, nasıl gebe kalındığından bağımsız bir şekilde doğum kusurlarının görülmesi konusunda en önemli risk faktörü olmaktadır.
Kanser: Bazı araştırmalar, yumurta gelişimini teşvik etmek için kullanılan bazı ilaçlarla yumurtalık kanserini ilişkilendirmiş olsa da tüp bebek tedavisi sonrası kanser riskinin önemli ölçüde arttığını gösteren araştırmalar bulunmamaktadır.
Stres: Tüp bebek tedavisi ekonomik, fiziksel ve duygusal olarak yıpratıcı olabilmektedir. Kısırlık tedavilerinin yarattığı iniş çıkışların üstesinden gelmek için bir uzmandan yardım alabilirsiniz
[/td_block_text_with_title]
Global yaşa bağlı tüp bebek başarı oranları
Kaynak: www.sartcorsonline.com
Tüp bebek tedavisindeki başarı oranınızı hesaplama aracımızdan hesaplayabilirsiniz.
Tüp bebek tedavisi sonrası başarı oranı, kadının yaşı ile birlikte kısırlığın nedenine bağlı olarak değişiklik gösterebilmektedir. Yaşı daha genç olan kadınlarda genelde gebelik şansı daha yüksek olmaktadır.
Tüp bebek tedavisinde seçilecek yöntem, oluşan embriyoların kalitesi, tedavi de elde edilen gebelik şansı çiftler arasında değişkenlik göstermektedir. Bu nedenle çiftlere özel belirlenen tedavi planı, tüp bebek tedavisindeki başarınızda önemli bir role sahiptir.
Doktorunuz tüp bebek tedavisinin nasıl işe yaradığını, potansiyel risklerini ve bu tedavi yönteminin sizin için doğru olup olmadığını anlamanıza yardımcı olabilir.
Tüp bebek tedavisinden sonra sağlıklı bir bebek doğurma şansınız bazı faktörlere bağlıdır:
Annenin yaşı: Yaşınız ne kadar gençse, tüp bebek tedavisinde kendi yumurtalarınızı kullanarak sağlıklı bir bebek doğurma ihtimaliniz o kadar yüksek olmaktadır.
Embriyo durumu: Daha fazla gelişmiş olan embriyoların transfer edilmesi, daha az gelişmiş (2 ya da 3 günlük) embriyoların transferi ile karşılaştırıldığında daha yüksek gebelik oranları ile ilişkilendiriliyor. Ancak gelişim süreçlerinden tüm embriyolar sağ çıkamayabileceği için doktorunuzla durumunuzu ayrıca görüşmeniz gerekir.
Üreme geçmişi: Daha önce doğum yapmış kadınların, daha önce doğum yapmamış kadınlara göre tüp bebek tedavisinde başarı şansı daha yüksek oluyor. Başarı oranları, daha önce birden fazla kez tüp bebek tedavisi görmüş, ancak gebe kalamamış kadınlarda ise daha düşük oluyor.
Kısırlık sebebi: Yumurta sayınızın normal olması, tüp bebek tedavisi ile gebe kalabilme şansınızı arttırmaktadır. Şiddetli endometriozisi olan kadınların ise açıklanamayan kısırlığa sahip olan kadınlara göre gebe kalma şansları daha düşük olmaktadır.
Yaşam tarzı faktörleri: Sigara içen kadınlarda genelde tüp bebek tedavisi sırasında toplanan yumurtaların sayısı daha az oluyor ve düşük oranları daha fazla oluyor. Sigara, kadının tüp bebek başarısı şansını yüzde 50’ye kadar düşürebiliyor. Obezite de gebe kalma ve bebek sahibi olma şansınızı azaltabilir. Alkol kullanımı, keyif verici maddeler, aşırı kafein tüketimi ve bazı ilaçlar da zararlı olabilmektedir.
[/td_block_text_with_title]