Tüp bebek tedavi süresi tercih edilen tedavi yöntemine göre değişebilen bir süreçtir. Uzun protokoller yaklaşık olarak 45 günde tamamlanır. Bu sürenin ilk 30 günlük kısmı kişinin ilaçlarını evde kullandığı ön hazırlık kısmı olarak geçer. Bu dönemin ardından yeni adet döneminde yumurtalıkların uyarım dönemi başlar. Bu süre de yaklaşık olarak 10 gün olmaktadır. Bu aşamanın ardından yumurta toplama uygulaması, yumurtaların dölleme işlemi ve son aşama olarak da döllenen embriyoların aktarımı gerçekleştirilir. Aktarımdan 12 gün sonra kanda hamilelik testi yapılır. Kısa protokolde ise ön hazırlık dönemi olmaz. Bu protokolde doğrudan yumurtalıkların uyarımına geçilir. Bundan sonraki aşamalar ise uzun protokolde nasılsa, aynıdır. Kısa protokol yaklaşık olarak 18 günde tamamlanmaktadır.
Tüp bebek tedavisine başlamak için belirli bir dönem var mıdır?
Tedaviye adetin gerçekleştiği ilk gün 1. gün kabul edilip, 2. ya da 3. gün başlanır. İlk olarak yumurtalık rezervinin ultrasonografi aracılığı ile incelenir. Daha önce uygulanmamış ise hormon tahlilleri ve sperm analizi yapılır. Tahliller aşılama tedavisi için uygun ise, rahim filmi ile tüplerin açıklık durumu incelenir.
Tüp bebek tedavisi nedir?
İnfertilite, bir sene planlanmış bir biçimde ve korunma olmaksızın yaşanan cinsel ilişki neticesinde bebek sahibi olamayan ya da tekrarlayan şekilde düşük ile neticelenen hamilelik problemlerinin yaşanması halidir. Toplumumuzda infertilite yani, kısırlık sorunu ile karşılaşma oranı yaklaşık olarak %15’tir. Doğada, hamile kalabilmenin verimliliği oldukça azdır. Hali hazırda çocuk sahibi olan bir anne ve babanın, hamile kalmak ile alakalı babaya ve anneye ait herhangi bir sorunu olmadığı halde, düzenli cinsel ilişkiye karşın her ay hamile kalma ihtimali yalnızca %25 olmaktadır. Bir senenin ardında toplumda çiftlerin %80’i hamile kalabilmekte, ancak %15’i infertilite yani, kısırlık grubu içine girmektedir.
Çoğunlukla, hamilelik sağlayamayan adayların %40’ında baba adayı sebepli bir etken rol oynamaktadır. %15 adayda ise, anne adayına ait yumurtlama, diğer %15 adayda rahim-tüpler ile alakalı sorunlar sebep olmaktadır. %30–40 adayda, hem baba adayına hem de anne adayına ait sorunlar beraber rol oynamaktadır. %15 adayda ise var olan tanısal testler normal olabilir ve herhangi bir sorun tespit edilemeyebilir. Buna, nedeni bilinmeyen kısırlık ismi verilir.
Bebek sahibi olamayan anne ve baba adaylarının teşhis ve özellikle tedavisinde özellikle geçtiğimiz 15 sene içerisinde oldukça başarılı bilimsel ve teknolojik aşamalar kaydedilmiştir. Tüp bebek ve üremeye yardımcı başka tekniklerden yardım alan gelişmeler ile daha önce pek fazla ümit taşımayan adaylara, bebek sahibi olabilme ihtimali doğmuştur.
Anne Adayına Bağlı Kısırlık Nedenleri;
- Yumurtlama Bozuklukları: Anne adaylarındaki düzenli olmayan ya da hiç adet görememe şeklinde ortaya çıkar. Yumurtlamanın düzensiz ya da hiç olmadığı manasına gelir.
- Tüp (kanal) tıkanıklığı ve/veya hasarı: Tüplerin kısmen ya da bütünüyle tıkalı olması halinde sperm ve yumurta tüp içinde bir araya gelmemesine yol açarak, döllenme ve buna bağlı hamileliği imkânsız hale getirir.
- Endometriosis: Kimi zaman oldukça ağrı veren ve rahim içi dokusunun, rahim dışında gelişmesi neticesinde meydana gelir.
- Anne adayının yaşı: Anne adayının ilerleyen yaşı ile beraber yumurtalıklarda varolan yumurta rezervinde belirli azalmalar meydana gelir. Rezervin azalması 37 yaş ve sonrası anne adayının hamilelik ihtimalinin azalmasına yol açar. 40 yaş ve ardı için bu oran %5’lere kadar geriler.
- Yaşamsal koşullar: Stres, sigara tüketimi, alkol kullanımı, kötü beslenme alışkanlıkları, bazı ilaçların devamlı kullanımı hamileliğin gerçekleşme ihtimalini düşüren etkenlerdendir.
Baba Adayına Bağlı Kısırlık Nedenleri;
Sperm sayısı, hareketliliği ve morfolojisi ile ilgili sorunlar, kısırlık konusunda en yaygın olarak karşılaşılan nedenlerdir. Bu durumun kontrol edilmesi adına “Semen Analizi” adı verilen bir Spermiogram testi uygulanması gerekir. Bu testin neticelerinin doğru olarak incelenebilmesi için baba adayının 3-5 günlük bir cinsel perhize girip sonra ile örnek vermesi gerekir.
Normal koşullarda, erkeğin sperm sayısı 20 milyon/ml, hareketli sperm oranının %30 ve yapısal olarak normal sperm oranının %4 (Kruger morfoloji değerlendirmesi) değerlerinde ya da üzerindedir. Bu değerlerin altında yenileyen biçimde semen analiz neticelerine ulaşılması doğal yolla hamilelik sağlanabilmesi için önemli bir bariyer oluşturabilir.
Tedaviye başlamak için belirli bir dönem var mıdır?
Tedaviye adetin gerçekleştiği ilk gün 1. gün kabul edilip, 2. ya da 3. gün başlanır. İlk olarak yumurtalık rezervinin ultrasonografi aracılığı ile incelenir. Daha önce uygulanmamış ise hormon tahlilleri ve sperm analizi yapılır. Tahliller aşılama tedavisi için uygun ise, rahim filmi ile tüplerin açıklık durumu incelenir.
Anne adayının yaşı tedavide ne kadar önemlidir?
Anne adayının yaşı tedavinin başarıya ulaşması için oldukça önemli bir etkendir. Özellikle 35 yaş ve üzerindeki anne adaylarının hem yumurtalık rezervleri azalmaya başlar, hem de mevcut olan yumurtaların yapısal özelliklerindeki sorunlar daha da ortaya çıkmaya başlar. Yine yumurtaların genetik yapısındaki sorunlar yaşı ilerleyen kadınlarda daha fazla ortaya çıkmaktadır. Tüm bunlardan dolayı da hamile kalabilme oranı azalır ve hamilelik gerçekleştikten sonra düşük ihtimali artar. Özellikle 35 yaş ve üzerindeki kadınlar için bu sorunlar daha da belirginleşir.
Tüp Bebek Tedavisi Aşamaları ve Tedavi Sürecine Etkileri
Tüp bebek kısaca, anne adaylarının yumurtalıklarından spesifik yöntemlerle elde edilen yumurtaların, baba adayının spermi ile vücut dışında laboratuvar koşullarında döllendirilmesi ve döllenme neticesinde ortaya çıkan embriyonun anne adayının rahmine aktarılmasıdır. Anne adayının rahmine transfer edilen embriyo gelişir ve bebeği oluşturur.
Tüp bebek uygulaması iki farklı biçimde uygulanabilir:
1- Klasik tüp bebek uygulaması = IVF = in-vitro fertilizasyon
2- ICSI = Mikroenjeksiyon = İntrasitoplazmik sperm enjeksiyonu
Bu tekniklerden ikincisi günümüzde daha yaygın olarak uygulanan bir yöntemdir. İkinci yöntemin olumlu tarafı sperm sayısı az olan ve spermiogram neticesi iyi olmayan kişilere avantaj sağlamasıdır.
IVF ve ICSI tekniğiyle tüp bebek tedavisi aşamalarındaki fark nedir?
IVF tekniğinde anne adayından elde edilen yumurta hücresinin etrafına laboratuvar koşullarında özel bir ortamda binlerce (50 bin) sperm hücresi konur ve bu spermlerden birisi kendi kendine yumurta hücresini döller.
ICSI yani mikroenjekssiyon tekniğinde ise yine vücut dışında labarotuvar koşullarında tek bir tane sperm hücresi elde edilerek mikroskopik tekniklerde yumurta hücresinin içerisine verilir. Yani burada sperm yumurta hücresinin içerisine kendi kendine girmez. Bu fark haricinde, tüm adımlar iki yöntemde de birebir olmaktadır.
Tüp Bebek Tedavisinin Aşamaları:
BİRİNCİ AŞAMA: – İlk muayene ve anne-baba adayının incelenmesi:
Bu aşamada anne ve baba adayının geçmişte yaşadığı tedaviler ve hamilelik, doğum, düşük geçmişleri değerlendirilir. Daha önceki tahlil sonuçları ve film sonuçları incelenir. Tüm bunlara göre tüp bebek tedavisi planlanır ve tedavinin başlayacağı güne karar verilir.
İKİNCİ AŞAMA: – Yumurtalıkların uyarılması ve yumurta elde etmek:
Bu aşamada yumurtalıklarda çok sayıda yumurta elde etmek için iğne tedavisi yani, yumurta geliştirici ilaçlar uygulanır. Çok sayıda yumurta elde etmek istenmesinde hedef çok yumurta ile çok embriyo meydana getirmek ve iyi embriyoların tercih edilerek rahme transfer edilmesidir. Bu sebeple de bir değil, birden fazla yumurta elde edilmek istenir.
ÜÇÜNCÜ AŞAMA: – Yumurta toplama uygulaması (OPU):
Bu aşamada gelişen yumurtalar toplanır ve laboratuvar koşullarında döllenme için muhafaza edilir. Bu sırada baba adayı da sperm verir. Sperm vermesi çeşitli sebeplerden mümkün olmayan baba adaylarından mikro TESE yöntemi ile sperm alınır.
DÖRDÜNCÜ AŞAMA: -Döllenme (IVF veya ICSI yöntemi):
Bu aşamada toplanmış olan yumurtalar ve elde edilen spermler ile döllenme yani, fertilizasyon uygulaması gerçekleştirilir. Döllenmiş olan yumurtalar laboratuvar koşullarında muhafaza edilir.
BEŞİNCİ AŞAMA: – Embriyonun rahim içine aktarımı:
Bu aşamada laboratuvarda muhafaza edilen döllenmiş yumurtalar rahim içerisin yaklaşık olarak beş on dakikada tamamlanan, ağrılı olmayan bir işlemle transfer edilir. Döllenme ardından yumurtalar iki üç gün laboratuvar ortamında bekletilmesinin ardından transfer edilirler. Transfer işleminden 12 gün sonra, hamilelik testi uygulanarak gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediği kontrol edilir.
Bütün bu tüp bebek tedavisi aşamaları kaç günde tamamlanır?
Bir çok anne ya da baba adayı işleri sebebiyle ya da tedaviye şehir dışında bir klinikten katılacağı için tüp bebek tedavisinin ne kadar süreceğini bilmek ister. Baba adayı, süre konusunda daha rahattır. Bunun sebebi ise, baba adaylarının yalnızca ilk muayene görüşmesinde ve döllenme aşamasında birer gün tüp bebek kliniğinde bulunmasının yeterli olmasındandır.Anne adayı ise, yukarıda sayılan her ise her aşamada bizzat olmalıdır. İstisnai bir durum olmadıkça tüp bebek tedavisinin hiçbir evresinde hastanede kalmaya ihtiyaç duyulmaz. Tedaviler ayakta ve hastaneye gelip giderek yapılır. Bütün tedavi yaklaşık olarak bir ayda tamamlanır.
Kısaca aşamaların süresi şu şekilde özetlenebilir:
- İlk aşama: ortalama bir günde tamamlanır..
- Daha sonra randevunun kararlaştırıldığı bir tarihte ikinci aşamaya başlanır ve bu da yaklaşık olarak 15 günde tamamlanır.
- Üçüncü aşamadaki yumurta toplama işlemi yaklaşık olarak yarım saatte tamamlanır, ardından ise 1-2 saat dinlenerek uygulama merkezinden ayrılıp eve gitmek mümkündür. Bu sırada döllenme işlemi uygulanır ve döllenen yumurtalar inkübatörde muhafaza edilir.
- Yumurta toplama işleminde yaklaşık 2-3 gün ardından yeniden tüp bebek kliniğine gitmek gerekir. Bunun sebebi, embriyonun anne adayının rahmine transfer edilecek olmasıdır, bu işlem de 5-10 dakika da tamamlanır ve işlem ardından bir iki saat dinlenerek tüp bebek merkezinden ayrılıp eve gitmek mümkündür.
- Tüm bu aşamalar ardından hamilelik testi yapılana dek, adaylar serbest bırakılır. Transfer gününden 12 gün sonra hamilelik testi için kliniğe başvurmak gerekmektedir. Ya da arzu edilirse gebelik testini bulunulan yerdeki sağlık kuruluşlarında da yaptırabilmek mümkündür.
Tüp bebek tedavi aşamaları her hastada ve her merkezde aynı şekilde mi yaşanır?
Adayların yaşına, -hormonal durumuna, -bebek sahibi olamama nedenlerine göre tedavi yöntemi ve protokoller, uygulanan ilaçlar kimi zaman farklılık gösterebilir fakat, her tüp bebek merkezinde genel olarak aşamalar burada bahsedildiği gibi olmaktadır. Ana aşamalar yani; yumurta geliştirme, yumurta toplama ve transfer aşamaları kesinlikle mevcuttur, asla değişiklik göstermez.
Doktor Bey merhaba 39 yasindayim 11 senedir evliyim 1 kere hamile kaldim oda tutmadi kaybettim yurtdisindan gelicem turkiyede ne kadar kalmam gerekiyor tup bebek tedavisi icin yardimci olursaniz sevinirim
Doktor Bey Merhaba,\r\nÖzbekistanda yerleşik bir tanıdığım için bilgi istemekteyim.\r\nKendi ülkelerinde her ikisine de sağlıklı teşhisi konulmasına rağmen, hamile kalamadıklarından dolayı benden tüp bebek konusunda yardım istediler. \r\nMaliyetini ve ayrıca süre konusunu bilmek isterler. Bu konularda bilgi verebilirseniz çok memnun oluruz.\r\nSaygılarımla
Hocam iyi aksamlar ben 39 yasdinsayim 3 hamnlelikten 2 i sezeyan doğum oldu yaşıyor 1 tanesi dış gebelikti. FSH VE PROKAKTİN seviyelerine değişkenlik gösteriyor .AMH taglulum 0.01 hamilelik istiyorum olmuyor.ben bolu da oturuyorum Ankara da bulunuyor musunuz bilmiyorum.Ankara ya gelebilirim bu konuda yardımcı olursanız sevinirim birde yakin tarihli kan tahlullerimi gonsdersem tüp bebeğe uygun muyum degilmiyim bakabilir misiz Teşekkür ederim saygılar