Vakumla Doğum
Bebeğin vakum yöntemiyle dünyaya gelmesi oldukça eski bir yöntemdir. Vakumla doğumun temel esası ise kupa çekme yöntemine dayanmaktadır. Vakum yönteminde cihaz, hortuma benzetilebilir. Ucunda mantara benzeyen bir çan mevcuttur. Vakum çapları genellikle 4-6 cm olmaktadır. Hormonun bir ucu negatif emme basıncı yaratmaktadır. Bebeğin kafasına uygun olarak yerleştirilmektedir. Daha sonra ise yerleşim uygunluğu kontrol edilir. Ardından ise vakum etkisini yaratmak adına cihaz çalıştırılır. Gerekli basıncın sağlanmasından sonra ise pelvis yapısına ve bebeğin kafasının doğum aşamasında takip ettiği aksa uygun olarak bebeğin kafası çekilir.Vakumla bebeğin sorunsuz bir şekilde dünyaya gelebilmesi için uyulması gereken bazı kurallar mevcuttur. Bu kurallardan en önemlisi ise vakum gerekliliğine uygun olacak biçimde yönteme karar verilmesi ve kadın hastalıkları ve doğum uzmanının bu konuda tecrübeli olmasıdır.
Vakum yöntemi ile doğumun gerekli şartları ise aşağıdaki gibidir:
- Servikal açıklık vakumla doğum için uygun olmalıdır.
- Amniyon kesesi doğum için açılmış olmalıdır.
- Bebek, gebeliğin 36. Haftasından büyük olmalıdır.
- Angajman gerçekleşmiş olmalıdır.
- Bebek baş geliş dışında başka gelişe sahip olmamalıdır.
- Baş ve pelvis uyumsuzluğu söz konusu olmamalıdır.
Vakumlu doğum hangi durumlar uygulanmamaktadır?
- Doktorun bu konuda herhangi bir tecrübesi yoksa vakumlu doğum uygulanmamaktadır.
- Bebeğin önde gelen kısmı baş değilse vakumlu doğum uygulanmamaktadır.
- Baş pelvis uyumsuzluğu söz konusu ise vakumlu doğum uygulanmamaktadır.
- Bebeğin kafası çıkıma gelmediyse ve yüksekteyse kalmış ise vakumlu doğum uygulanmamaktadır.
- Bebekte kanama bozukluğuna yol açan sorunlar mevcut ise vakumlu doğum uygulanmamaktadır.
- Prematür bebeklerde vakumlu doğum uygulanmamaktadır.
- Forseps takılmış ve başarısız olunmuşsa vakumlu doğum uygulanmamaktadır.
Vakumlu doğum başarısız olmuş ise ne yapılmalı?
Vakumun takılmasından sonra 3 denemede bebek dünyaya gelmemiş ise yani vakum başarısız olmuş ise sezaryen doğumun yapılması gerekmektedir.
Komplikasyonlar nelerdir?
- Vakumla doğum yöntemine bağlı ölüm ya da kalıcı hasar ile neticelenen risklerin görülme oranı oldukça düşük olmaktadır. Ölüm oranları yaklaşık olarak 1000’de 0.1-3 arası değişmektedir. Bu komplikasyonlar arasında en risklisi ise kafa içi kanamalar olmaktadır.
- Unutulmaması gereken; kafa içi kanamaların normal doğumda da meydana gelebileceğidir.
- Kafa derisinde ödem riski de mevcuttur. Bebeğin kafasına uygulanan negatif basınç kaynaklı olarak negatif basınç sebebiyle kafada ödem ve şişlik meydana gelebilir. Ancak bu risk ciddi bir risk değildir ve kendiliğinden geçmektedir.
- Kafa derisi altına kanamada söz konusu olabilir. Bu kanama sefal hematom olarak adlandırılmaktadır. Bebekte sarılık meydana gelebilir. Birkaç hafta içerisinde kendiliğinden düzelmektedir.
- Kafa derisinde sıyrılma da vakumla doğumdan sonra meydana gelebilecek risklerin başında gelmektedir. Ancak kendiliğinden iyileşme söz konusudur.
- Annede ise yırtıklar meydana gelebilir. Bu yırtıklar vakumlu doğumda en yaygın karşılaşılan risklerden biridir. Vajina ve perinede meydana gelebilir. Uygun şekilde tamir edilmelerinden sonra ise ciddi bir soruna yol açmamaktadır.