Çocuk sahibi olmaya karar verdiğinizde en iyi hikaye, korunmasız cinsel ilişkiye girdikten bir süre sonra pozitif gebelik testi sonucuyla karşılaşmak ve dokuz ayın sonunda kucağınızda bebeğinizle eve dönmektir. Ancak gerçek hayatta bebek sahibi olmak, çoğu çift için hemen hamile kalmak kadar basit değildir.
Doğurganlık problemleri söz konusu olduğunda; her 7 çiftten 1’inin sorun yaşaması ve her bireyin kendine özgü durumu olduğundan, herkes için işe yarayacak tek bir en iyi yaklaşım yoktur. Ancak, tüp bebek tedavisi, bir çiftin aile hayallerini gerçekleştirmesine yardımcı olabilecek en popüler yardımcı üreme tekniklerinden biridir. Bununla birlikte, tedaviye başlamadan önce ve tedavi sırasında ne yapmanız ve ne yapmamanız gerektiğini bilmeniz önemlidir.
Bu yazıda, doğal yollarla gebelik elde edemeyen çiftlerin, tedavide başarı şanslarını arttırmaya yardımcı olmak için tüp bebek tedavisi görürken en sık yapılan 10 hatadan ve neler yapılması gerektiğinden bahsedeceğiz. Ama öncesinde, gelin isterseniz tedavi hakkında merak edilenlere birlikte göz atalım!
Tüp Bebek Tedavisi Nedir?
Tüp bebek tedavisi, günümüzde en sık tercih edilen yardımcı üreme tedavisidir. Kaliteli yumurtaların toplanması, sperm numunesi alınması, yumurta ve spermin laboratuvar ortamında döllenip rahme transfer edilmesi süreçleriyle ilerlenen bu tedavide, doğal yolla gebelik elde edemeyen çiftlerin başarı şansı büyük ölçüde artmaktadır.
Kısırlık sorunları yaşamak zorunda kalmak travmatik olabilir. Sinir bozucu bir dönemden geçmeniz ve sizi üzgün ve suçlu hissettiren sayısız soruyu yanıtlamanız gerekir. Yine de moralinizi yüksek tutun. Onun yerine, bir doğurganlık doktorundan yardım isteyin ve mümkün olan en iyi tedaviden yararlanın.
Bununla birlikte, tüp bebeği düşündüğünüzde aklınızda bazı sorular olabilir. Bu noktada, aklınıza aşağıdaki gibi sorular çıkabilir:
- Başarılı bir tedavi için nereye gitmeliyim?
- İmplantasyon sürecini kolaylaştırmak için neler yapabilirim?
- Özel bir diyete bağlı kalarak yumurta kalitesini iyileştirebilir miyim?
- Sağlıklı tek bir çocuk yerine ikiz veya üçüzüm mu olacak?
Bu soruları sizin için yanıtlayabilecek en doğru kişi doktorunuz olacaktır. Tüp bebekte başarı oranı, diğer yardımcı üreme teknolojilerine göre çok daha yüksektir. Bu tedaviyi tercih eden birçok kadın, ayrıca dondurulabilecek ekstra embriyolara da sahip olacaktır. Tüp bebek, yaşı ilerleyen kadınların gebe kalma şansını en üst düzeye çıkarmak için kullanılabilir. Tedavi, uzun yıllardır kullanıldığı ve güvenli bir geçmişe sahip olduğu için de ilk seçenek olarak tercih edilebilir.
Peki, tüp bebek tedavisi kimler için daha uygundur? Genel olarak bahsedecek olursak, kısırlığa neden olan aşağıdaki durumlarda çocuk sahibi olma şansınızı arttırabilir:
- Açıklanamayan kısırlık
Kısırlığın nedeninin bilinmediği durumlarda, tüp bebek tedavisi olmak başarı şansınızı arttırabilir.
- Fallop tüplerinde tıkanıklık veya hasar
Öncelikle bu tıkanıklığın giderilmesi ve ardından tedavi görülmesi de daha yüksek bir başarı oranı anlamına gelir.
- Genetik bozukluk olan çiftler
Kadın ya da erkekte var olan genetik bozukluk, doğal yolla çocuk sahibi olmasını engelleyebilir.
- Erkekte kısırlık
Azalmış sperm sayısı veya sperm hareketliliği
- 36 yaş üzeri kadın
Kadının yaş faktörü, çiftlerin çocuk sahibi olmasını en çok etkileyen faktörlerden biridir.
- Kadında yumurtlama bozukluğu
Erken yumurtalık yetmezliği ve rahim miyomları gibi bozukluklar
Tüp Bebek Tedavisine Nasıl Hazırlanılır?
Tedavide başarılı bir sonuç elde etmek için, hazırlık sürecinin en doğru şekilde planlanması önemlidir. Bu noktada, doktorunuz sizi en iyi şekilde yönlendirmeli ve tedaviye başlamadan önce olası tüm konuları ve sorunları gözden geçirmelidir. Peki, tüp bebek tedavisine başlamadan önce hangi aşamalardan geçilir?
- Yumurta toplamanın planlanması
Düzenli adet döngüleri olan bir kadın, her ay sadece bir yumurtayı yumurtlar. Hamilelik şansını artırmak için mümkün olduğu kadar çok yumurta toplamaya çalışılır. Bu amaca, doğurganlık ilaçları ile ulaşılır.
Tüp bebek tedavisinde yumurtaların büyümesi ve gelişmesi, tekrarlanan ultrason çalışmaları ve hormon seviyeleri (Estradiol ve Progesteron) için kan testleri ile yakından izlenir. Bu testlerden elde edilen bilgilere göre yumurtlama için en uygun zaman belirlenir. Yumurtlamanın kendisi bir enjeksiyonla tetiklenir ve ardından yumurta toplama işlemi planlanır.
- Yumurta toplama
Yumurta toplama işlemi, yumurtlamayı tetikledikten yaklaşık 36 saat sonra planlanır. Prosedür, hastanede transvajinal bir yolla gerçekleştirilir. Ultrason görüntüleme tarafından yönlendirilen bir iğne, vajinal duvardan yumurtalıklara sokulur, burada yumurtaları içeren foliküller delinir ve aspire edilir.
Serbest bırakılan yumurtalar, gelişim evrelerinin değerlendirildiği laboratuvara aktarılır. Bu basit ve minimal invaziv prosedür için genellikle genel anestezi kullanılır. İşlem yaklaşık 10-15 dakika sürer ve hasta birkaç saat sonra evine dönebilir.
- Tedavi prosedürü
Numune alınan sperm, yumurta ile etkileşime hazırlamak için bir dizi laboratuvar prosedüründen geçer. Döllenme için seçilen yumurtalar, uygun konsantrasyonda spermlerin eklendiği kaplarda saklanır.
Spermler, ortamın sıcaklık ve nem gibi kriterlere dikkat edilerek dikkatle izlenen özel bir ortamda saklanır. Belirli zaman aralıklarında yumurtalar döllenme ve sonraki bölünmeler için değerlendirilir. Döllenmiş yumurta, hızla bölünmeye devam eden iki yavru hücreye bölünür.
- Embriyo transferi
Yeterli bölünen embriyolar döllenmeden 2-3 veya en fazla 5 gün sonra rahme transfer edilir. Bu basit ve ağrısız işlem sedasyon veya anestezi gerektirmez.
Embriyolar, serviks yoluyla rahme nazikçe sokulan küçük bir plastik katetere yüklenir. Rahim boşluğuna girdikten sonra embriyolar serbest bırakılır ve kateter geri çekilir. Hasta birkaç saat dinlendikten sonra evine dönebilir.
- Tedavi sonrası süreç
Genel olarak, embriyo transferini takiben hastanın fiziksel efordan kaçınmasını öneriyoruz. Ancak, tam yatak istirahati gerekli değildir ve aslında karşı ters etki yaratabilir. Sakin olun ve iyi haberleri duymak için moralinizi yüksek tutun.
Hamileliğin varlığı, plasenta tarafından salgılanan hormon olan HCG için hassas bir test kullanılarak belirlenir. Hamilelik gerçekleştiyse, ultrason görüntüleme embriyo transferini takiben 28. günde gelişmekte olan fetüsün ve kalp atışının doğrudan görüntülenmesine izin verene kadar izlemeye devam edilir.
Tüp Bebekte Başarı Şansını Etkileyen Faktörler
İlk kez tüp bebek tedavisi almayı düşünüyorsanız, başarı şansınızı arttırmak için gerekli olan bazı temel faktörler aşağıdaki gibidir:
- Yaş
Kadın ve erkeğin ama özellikle kadının yaşının 35’in altında olması, yumurta kalitesi ve miktarı daha fazla olduğundan hamilelik şansını arttırmada önemli bir etkendir.
- Önceki gebelikler
Daha önce yaşanan başarılı gebelikler, tüp bebek tedavisinin başarısı için önemli bir faktördür
- Embriyo kalitesi
Embriyonun kalitesi de tedavi için kritik öneme sahiptir. Tüp Bebek tedavisinin başarısı için en iyi embriyo 5 günlüktür.
- Doğru zamanda transfer
Embriyonun yanlış zamanda rahme transfer edilmesi, tedavinin başarısız sonuçlanmasına yol açabilir. Bu nedenle, doğru doktoru tercih etmek başarı şansının artmasında en önemli faktörlerden biridir.
Tüp Bebek Tedavisi Görürken En Sık Yapılan Hatalar
Çiftler, tüp bebek tedavisi görmeye karar verdiklerinde, çocuklarını daha ilk denemede kucaklarına alabileceklerini düşünür. Tüp bebek, başarı şansı yüksek bir tedavi olsa da, ilk denemede başarı şansı düşüktür. Bununla birlikte, ilk denemeden sonra sorunun kaynağı tespit edilir doğru şekilde tedavi edilirse, ikinci denemede başarılı bir sonuç elde etme şansı büyük ölçüde etkileyecektir.
Başarılı bir tedavi döngüsü ve başarılı bir sonuca giden yolda, süreç boyunca çiftlerin sıklıkla yaptığı hataların farkında olmak, bu hatalardan kaçınmanız ve süreci en doğru şekilde geçirmenizi sağlayabilir. Bu bölümde, tüp bebek tedavisi görürken en sık yapılan 10 hataya birlikte göz atacağız…
1. Kısırlığın sadece sizin sorununuz olduğunu düşünmek
Doğurganlık tedavisi görürken yapabileceğiniz en iyi şeylerden biri, moralinizi her zaman yüksek tutmaktır. Ancak, çiftler genellikle tedavi öncesi süreçte ve tedavi sırasında kaygılanmaya ve endişelenmeye daha meyillidir. Kaygı ve stres, tedavinin başarısını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle, kısırlığın sadece sizin sorununuz olduğunu düşünmek yerine, bugüne kadar milyonlarca çiftin aynı süreçten geçtiğini ancak pek çoğunun tüp bebek tedavisi ile bebeklerini kucağına alabildiğine odaklanmanız en iyisidir.
Kısırlık, aslında neredeyse her 5 çiftten 1’ini etkileyen çok yaygın bir durumdur. Bu nedenle, stres yapmak hiçbir işinize yaramayacak, aksine işleri daha da zorlaştıracaktır. Bu hatadan kaçınmak için, iyi bir doktor ve iyi bir merkez seçtiğinizden emin olana ve kendinizi emin ellerde hissedene kadar araştırmalarınızı sürdürün.
2. Tedaviyi çok fazla ertelemek
Doğurganlık tedavileri, genellikle ilerleyen yaş için bir tedavi seçeneği olarak görülür. Ancak, tedavi ne kadar erken yaşta yapılırsa başarı oranları o kadar yüksektir.
Kadınlarda doğurganlıktaki düşüş, 35 yaş civarında başlar ve 40’lı yaşlarda çok ciddi şekilde hızlanır. Bu, 40’lı yaşların başında gebe kalmanın çok daha zor olduğu ve 45’te tedavinin başarılı olma şansının çok daha düşük olduğu anlamına gelir. Bunun nedeni; zaman içinde yumurtalıklardaki yumurtaların hem sayısı hem de kalitesindeki düşüştür.
Erkeklerin doğurganlığı daha istikrarlı kalsa da, zamanla azalır ve testosteron seviyelerindeki düşüş, daha az sperm üretilmesi anlamına gelir. Kadınlara benzer şekilde, erkeklerin spermleri de zamanla mutasyonlar kazanır, yani sperm hem nitelik hem de nicelik olarak yavaş yavaş azalır.
Yaşlı erkekler için her şey bitmez, ancak doğurganlık tedavisine başlamayı düşünüyorsanız, bunu bir an önce yapmak daha iyidir.
3. İlk başarısız denemeden sonra vazgeçmek
Tüp bebek tedavisinde başarı oranları ortalama olarak %35 civarındadır. Bu da, bu da çoğu hastanın başarılı bir hamilelik elde etmeden önce birkaç döngü geçirmesi gerektiği anlamına gelir. Yeni teknikler geliştirilip doğru tedaviler yapıldıkça, başarı şansı daha fazla artar.
Doğurganlık ile ilgili sorun yaşıyor ve tüp bebek tedavisini denemek istiyorsanız, bunun bir süreç gerektirdiğini bilmek çok önemlidir. Bu, birden fazla döngüye ihtiyacınız olma ihtimaline zihinsel olarak hazırlanmanıza yardımcı olur.
Doktorunuzdan, hem ilk döngüde hem de bir süreç boyunca size bireysel bir başarı tahmini vermesini isteyebilirsiniz. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada; tüp bebek döngüsü sayısı arttıkça başarı şansının arttığı ve tedavi gören çiftlerin %65’inin 6 döngüden sonra gebelik elde ettiği belirtilmiştir.
4. Geç kaldığını düşünmek
Tedaviyi ertelemek kadar, geç kaldığını düşünmek de tüp bebek tedavisinde sıklıkla yapılan hatalardan biridir.
Doğal yolla gebelik, 35 yaşından küçük ve sağlıklı olan kadınlar için makul ve beklenen bir sonuçtur. Ancak 35 yaşın üzerinde ve adet düzensizliği, diyabet, tiroit sorunları gibi tıbbi sorunları olan kişiler, bir doğurganlık doktoru tarafından değerlendirmeye başvurmalıdır.
Kolayca tedavi edilebilen, ancak tıbbi yardım olmadan gebe kalmayı neredeyse imkansız kılan çok sayıda doğurganlık sorunu vardır. Burada önemli olan, doğru şekilde bilgilendirilmektedir. Ancak, doğurganlık söz konusu olduğunda zaman değerli olduğu için vakit kaybetmediğinizden emin olun ve başarısız olma korkusu ile tedaviyi ertelemekten vazgeçin.
5. Kendini suçlamak
Özellikle kadınlar, çocuk sahibi olamadıklarında kendilerini kötü, işe yaramaz ve ümitsiz hissetme eğilimindedir. Ancak, günümüzde hızlı yaşam tarzlarımızın çocuk sahibi olmamızı ne kadar engellediğini görebiliriz.
Çok doğurgan biri ve eşi, hem 20’li yaşlarında hem de mükemmel sağlıkta olsa bile, mükemmel zamanlanmış cinsel ilişkide bile, herhangi bir ayda en fazla %25 oranında hamile kalma şansına sahip olacaktır.
Bu sözde doğurganlık penceresi, 4-5 gün önce ve yumurtlama sırasında açıktır ve bu süre boyunca her 24 ila 48 saatte bir cinsel ilişkiye girmeniz önerilir. İstatistiksel olarak konuşursak, bu başarı oranı üç ay içinde hamile kalmazsanız ayda yaklaşık %10 ila %15’e, bir yıl sonra hamile kalmazsanız %5 veya daha azına düşer. Dolayısıyla, doğal yolla gebelik elde edemediğiniz için kendinizi suçlamanız büyük bir hatadır ve tedaviyi ertelemenize neden olmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
6. Sürekli düşünmek ve her kaynağı okumak
Tüp bebek tedavisi olmaya karar veren ya da tedaviye başlayan çiftlerin en sık düştüğü hatalardan biri de, tedavi hakkında araştırma yapmak için internet dünyasının derinliklerine çok fazla inmektir.
Ancak unutmayın, Google’da arama yaptıktan sonra ulaştığınız pek çok sayfada yazan şeyleri kafaya takmak işinizi kolaylaştırmayacaktır. İnternet, bir doktorun yerini alamaz. Ancak, tıbbi durumunuz hakkında size yanlış bilgiler vererek endişelenmenize neden olabilir. Ve tüp bebek tedavisinde başarılı sonuçlar elde etmek isteyen bir çift için, kaygı ve endişe iyi değildir.
Bu nedenle, doğru doktoru bulmak ve süreç boyunca onun dediklerine uymak, güvenilmeyen kaynaklardan yardım almamak kendinize yapabileceğiniz en büyük iyiliklerden biri olacaktır.
7. Tedaviden sonra günü yatakta geçirmek
Bir tüp bebek döngüsünden sonra, kadınların en sık yaptığı hatalardan biri zamanını yatakta geçirmektir. Bir döngüden sonra yatak istirahati almak tamamen yersizdir. Çünkü, hareket etmek tüm organlarınıza iyi bir kan akışı sağlamanız anlamına gelir.
Bu kan akışı, özellikle embriyo implantasyonu için rahim için de önemlidir. Bir tüp bebek döngüsünden sonra fiziksel olarak aktif olmak çok önemlidir. Aslında, yaygın inanışın aksine, bir döngüden sonra tam yatak istirahati, kan pıhtılaşması ve emboli gibi hayatı tehdit eden komplikasyonlara neden olabilir.
8. Doktor seçiminde aceleci davranmak
Başarısız bir tüp bebek tedavisi döngüsü, doktorunuzu veya kliniğinizi değiştirmek istemenize neden olabilir. Ve, aradığınız deneyime sahip bir doktoru seçene kadar bunu yapmanızda yanlış bir şey yoktur.
Kısırlık konusunda belirtilen niteliklere ve deneyime sahip ve iyi başarı oranlarına sahip tanınmış bir klinik ve doktor seçtiğinizden emin olmak her zaman en iyisidir. Doktorunuzu değiştirmeye karar verirseniz, tüm raporlarınızı yanınızda taşıyın, çünkü bir sonraki döngü için tekrar lazım olacaktır.
9. İlaçları önerilen şekilde kullanmamak
Tüp bebek tedavisi başladığında, doktorunuzun belirttiği ilaçları önerilen şekilde, dozda ve önerilen saatte almamak, başarı şansınız üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Unutkanlık sorunu olan biriyseniz, doktorunuzun verdiği her ilacı ne zaman almanız gerektiğini tam olarak yazın, iki kez ve ardından üç kez kontrol edin.
Tedavi sürecinde doğru şekilde organize olmak çok önemlidir. İlaç hatırlatıcı uygulamalar kullanmak, her gün hatırlamanız gereken milyonlarca farklı şey olduğunda gerçekten yardımcı olacaktır.
10. Soğuk tutulması gereken ilaçlara dikkat etmemek
Tedaviye başladığınızda, doğurganlıkla ilaçlar almak gözünüzü korkutabilir. İlaçları aldıktan sonra, onlara ihtiyacınız olana kadar onları boş bir odada bekletmek normal bir tepki olsa da, soğuk tutulması gereken bazı doğurganlık ilaçları vardır. Bu nedenle, doktorunuzun tüm talimatlarına ve önerilerine uyduğunuzdan emin olun. Soğuk tutulması gereken ilaçlar varsa, onları mutlaka soğuk tutun. Diğer ilaçları, tedavi başlayana kadar oda sıcaklığında bekletebilirsiniz.