Gebelikte eritrositlerin yani kırmızı kan hücrelerinin sayısı oldukça önemlidir. Çünkü eritroistler vücudunuzdaki dokulara oksijen taşıyan hemoglobinleri barındırırlar. Eritrositlerin sayısı dokularınızın ne kadar oksijen aldığını etkilediği için büyük önem taşımaktadır. Çünkü dokuların işlevlerini yerine getirebilmeleri için oksijene ihtiyaçları vardır. Eritrositlerin azalması, gebelikte yaygın bir sorun olabilirken bazen de eritrosit yükselmesi görülebilir.
Eritrositlerin Yüksek ya da Düşük Olmasının Belirtileri
Kanınızdaki eritrositler çok yüksekse ya da çok düşükse bu bir sorun olduğu anlamına gelir. Eritrositlerin düşük olması durumunda şunlar görülür:
- Yorgunluk
- Nefes kesilmesi
- Özellikle pozisyon değiştirildiğinde görülen baş dönmesi ve güçsüzlük
- Kalp hızı artışı
- Baş ağrılar
- Soluk cilt
Eritrosit yüksekliğinin belirtileri ise şunlardır:
- Yorgunluk
- Nefes kesilmesi
- Eklem ağrıları
- El ve ayak içlerinde hassasiyet
- Özellikle duş sonrası cildin kaşınması
- Uykuda rahatsızlıklar
Eritrosit sayımı için kan testi nasıl yapılır?
Bu testi normal kan sayımının yapıldığı bir testi olarak düşünebilirsiniz. Kanınızı alacak olan hemşire öncelikle kan alınacak bölgeyi antiseptik bir sıvıyla temizleyecektir. Ardından dirseğinizin etrafına lastik bant saracak ve damarların kan ile dolmasını sağlayacaktır. Ardından ise uygun gördüğü damardan kan almak için enjeksiyon kullanacaktır. Kan alma işlemi bittiğinde ise iğneyi ve sonrasında da lastiği çıkaracaktır. En son olarak da kan örneğiniz analiz için laboratuvara gönderilir.
Eritrosit için normal değer aralıkları nedir?
Eritrositler için normal değerler;
- Erkekler için mikrolitre başına 4.7-6.1
- Hamile olmayan kadınlar için mikrolitre başına 4.2-5.4
- Hamile kadınlarda ilk trimesterde mikrolitre başına 3.42-4.55
- İkinci trimesterde mikrolitre başına 2.81-4.49
- Üçüncü trimesterde mikrolitre başına 2.72-4.43
- Çocuklar için mikrolitre başına 4.0-5.4 milyon hücre olarak belirlenmiştir.
Bu değerler testi yapan doktora ya da hastaneye göre değişiklik gösterebilmektedir.
Erikrositin normalden yüksek olması ne anlama gelmektedir?
Eritrositin yüksek olmasına şunlar neden olabilmektedir:
- Sigara içmek
- Doğuştan gelen kalp rahatsızlıkları
- Susuzluk
- Renal hücreli karsinom
- Polisitemia vera
- Pulmoner fibrozis
Ayrıca bu etkenlerden bağımsız olarak da bulunduğunuz yerden daha yüksek bir yerde yaşamaya başlarsanız birkaç hafta içinde eritrosit sayınız çoğalmaya başlayacaktır. Bunun nedeni de havada daha az oksijen olmasından kaynaklanmaktadır.
Ayrıca gentamisin ve metildopa gibi ilaçlar eritrosit seviyenizin yükselmesine neden olabilir. Gentacimin, kandaki bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılır. Metildopa ise yüksek tansiyonun tedavisinde kullanılır. Bu madde kan damarlarınızı rahatlarak kanın daha kolay akmasını sağlar. Bu nedenle eritrosit seviyeniz yüksek çıktıysa kullandığınız ilaçlar konusunda doktorunuzu mutlaka bilgilendirin.
Eritrosit artışı uyku apnesi ve kanda oksijen seviyesini azaltan diğer rahatsızlıkların bir sonucu olarak da görülebilir.
Ayrıca vücudun performansını arttırmaya yönelik olarak kullanılan protein enjeksiyonları ve anabolik steroidler gibi ilaçlar eritrositlerin yükselmesine neden olabilir. Böbrek rahatsızlıkları ile böbrek kanseri de böyle bir soruna yol açabilir.
İdrarda Kırmızı Kan Hücrelerinin Görülmesi
İdrarınızda kırmızı kan hücrelerine rastlayabilirsiniz. Eritrositleri, tuvaletinizi yaptıktan sonra ortaya çıkan pembe renkten anlayabilirsiniz. Buna tıp dilinde hematüri adı verilir.
İki tip hematüriden bahsedilebilir:
- Total hematüri: İdrarda eritrositler açıkça görülebilir
- Mikroskobik hematüri: İdrardaki eritrositler ancak mikroskopla tespit edilebilir.
Normalde idrarda eritrosit olmaması gerekir. Eğer idrarda bu tarz bir sorunla karşılaşıyorsanız altta yatan enfeksiyon gibi bir sağlık sorununu düşünmek gerekir.
İdrarda kırmızı kan hücrelerinin görünmesine neler sebep olabilmektedir?
İdrarda eritrosit yani kırmızı kan hücrelerinin görülmesi akut rahatsızlıklardan kaynaklanabilir. Bu rahatsızlıklar şunlar olabilir:
- Enfeksiyonlar: İdrar yolları, mesane, böbrekler ya da prostatta gerçekleşen enfeksiyonlar, inflamasyona ve idrarda eritrosit görünmesine neden olabilmektedir.
- Cinsel aktivite: Cinsel aktivite esnasında idrar yolları etrafındaki dokular zarar görmüş olabilir.
- Egzersiz: Çok yoğun ve şiddetli egzersizler idrar yollarındaki dokularda inflamasyon görünmesine neden olabilir.
- Bazı kronik rahatsızlıklar da idrarda eritrosit görünmesine neden olabilir:
- Hemofili
- Polikistik böbrek rahatsızlığı
- Orak hücre anemisi
- Viral hepatit
- Mesane ya da böbrek kanseri
- Bazı ilaçlar da eritrositin artmasına neden olabilmektedir:
- Kan seyrelticiler
- Aspirin
- Antibiyotikler
Gebelikte Hemoglobin Seviyesi
Gebelikte hemoglobin seviyeniz yani kırmızı kan hücrelerinin sayısı önemlidir. Çünkü bu dönemde kanınızın yeterli demiri ve oksijeni taşıması çok önemlidir. Hamileliğin normal seyrinde hemoglobin seviyenizin düşmesi normaldir. Her ne kadar hamilelikte yüzde 50 oranında kan miktarında artış yaşansa da bunun yalnızca yüzde 30’u kırmızı kan hücrelerinde gerçekleşir. Sonuç olarak ise çoğu kadında anemi denilen durum görülür. Anemi, gebelikte sıkıntı yaratabilir. Çünkü böyle bir rahatsızlık söz konusu olduğunda eritrositler yani kırmızı kan hücreleri gerekli olan oksijeni taşıyamazlar. Bu da siz ve bebeğiniz için istenmeyen bir sonuçtur. Üstelik hemoglobin seviyeniz düşükse kendinizi yorgun ve güçsüz hissedebilirsiniz.
Gebelikte genel olarak görülen sorun eritrosit seviyesinin yükselmesi değil düşmesi olmaktadır. Eritrosit sayısının düşmesinin sebepleri ise şunlar olabilir:
- Anemi
- Hipertiroid
- Lösemi
- Kronik böbrek rahatsızlığı
- Hemoliz (İlaç ve kimyasal reaksiyonlar, enfeksiyonlar ve yanıklar gibi
- Sistemik hastalıklar (Kanser, lupus, sarkoidoz)
Gebelikte Anemi
Aneminin kırmızı kan hücrelerinin yeterli sayıda olmaması ve sonucunda kanda yeterli oksijenin taşınamaması anlamına geldiğinden bahsetmiştik. Gebelik sürecinde bebeğinizin büyümesini desteklemek için vücudunuz daha fazla kan üretir ancak demir ve diğer gerekli mineralleri alamadığınız takdirde yeteri kadar kırmızı kan hücresi üretemez hale gelebilirsiniz.
Hamilelikte hafif seviyelerde anemi görülmesi normaldir. Ancak demir ve vitamin eksikliğinden dolayı ciddi bir anemi yaşıyorsanız bunun önlemini almanız gerekmektedir.
Gebelikte Görülen Anemi Tipleri
- Demir eksikliği anemisi: Bu tip bir anemi vücudunuzda yeterli hemoglobini üretemeyecek demirin bulunmaması durumunda oluşur. Gebelikte en yaygın görünen anemi demir eksikliğinden dolayı yaşanan anemidir.
- Folat eksikliği anemisi: Folat normalde yeşil yapraklı sebzelerde doğal olarak bulunan bir vitamindir. Kırmızı kan hücreleri de dahil olmak üzre vücudunuzun yeni hücreler üretmek için yeterli miktarda folata ihtiyacı vardır. Gebelikte kadınların daha fazla folata ihtiyacı olur. Folat seviyesi düşük olduğunda dokulara oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerinin de seviyesi düşer. Eksik kalan folat ihtiyacının karşılanması için doktorlar folik asit tavsiye etmektedir. Sizde böyle bir durum olduğunu düşünüyorsanız doktorunuzun gözetiminde folik asit kullanmanız gerekebilir.
- B-12 vitamini eksikliği: Vücudunuzun sağlıklı kırmızı kan hücreleri üretmek için b-12 vitaminine ihtiyacı vardır. Hamile bir kadının beslenme düzeninde B-12 vitamini eksiklikleri varsa yeterince kırmızı kan hücresi üretemediği için sonuç olaral anemi görülür. Et, süt ve yumurta gibi önemli gıdaları tüketmeyen kadınlarda B12 eksikliği görülebilmektedir. Bunun sonucu olarak doğum anomalileri meydana gelebilmektedir.
Eritrosit Sayısının Değiştiği Özel Durumlar
Gebelik süresince toplam kırmızı kan hücrelerin kütlesi artarken endrisotin seviyesi hamileliğe bağlı olarak azalabilir.
Yüksek yerlere çıkıldıkça vücut adaptasyon sağlamak için eritrosit üretimini arttırır.
Akut kanamaların ilk aşamasında eritrosit sayısı fazla değişmez. Ancak ilerleyen aşamalarda eritrosit sayısında azalmalar meydana gelebilir.
Eritrositlerde Artışının Bağlantılı Olduğu Hastalıklar
Eritrositlerin aşırı arttığı noktada polisitemiden bahsedilebilir. Polisitemi, kırmızı kan hücrelerinin vücutta yüksek yoğunlukta bulunması anlamına gelir. Kanın pıhtılaşmasına ve organlara ve damarlara ulaşmasında zorluk çıkaran polisiteminin pek çok belirtisi bulunmaktadır.
Polisiteminin belirtileri herkeste aynı görünmese de çoğu kişide ortak olan bazı belirtiler bulunmaktadır:
- Baş ağrısı
- Bulanık görme
- Özellikle yüz, el ve ayaklarda cildin kızarması
- Yorgunluk
- Yüksek tansiyon
- Baş dönmesi
- Midede rahatsızlık hissi
- Kafa karışıklığı
- Burun kanaması gibi kanama problemleri
- Gut
- Özellikle duştan sonra kaşınan cilt
Aşağıdaki durumları yaşıyorsanız acilen durumunuzu doktora söylemeniz gerekmektedir:
- Bacaklardan birinde acı, kırmızılık ve gerginlik olması
- Kan pıhtısı olan yerlerde cildin ısınması
- Göğüs ya da üst sırt ağrıları
- Kanlı öksürük
- Bayılacak gibi hissetmek
- Bayılmak
Polisitemi, kalp krizi ve felç geçirme risklerinin artmasına neden olur. Bu nedenle önemsenmesi gereken bir hastalıktır.
Polisiteminin türleri nelerdir?
- Rölatif polisitemi: Vücudun çok fazla susuz kalmasının bir sonucu olarak ortaya çıkabilir.
- Gerçek polisitemi: Vücudunuz aşırı miktarlarda eritrosit üretirse gerçek polisitemi ortaya çıkabilir.
- Birincil polisitemi: Kemik iliği tarafından üretilen hücrelerin kırmızı kan hücrelerine dönüşmesi şeklinde ortaya çıkar
- İkincil polisitemi: Altta yatan başka bir sevepten ötürü çok fazla kırmızı kan hücresi üretilir.
- Polisitemia vera: Bu hastalık genelde nadir olarak görülmektedir. JAK2 geninde meydana gelen değişimler kemik iliğinde çok fazla kırmızı kan hücresi üretilmesine neden olabilir. Genetik değişikliklerin hastalık üzerinde etkisi olsa da PV genelde kalıtsal değildir. Çoğu vakada ilerleyen yaşla birlikte ilerlemiştir. Tanı alan hastaların ortalama yaşları 60 civarıdır.
Ertirostlerin cokme sureti narmasi 2-20olmalidi mende ise 54du bu ne demeydi hamileliyde bi prablem olar usag ucun risklidi bunu bilmey isderdim