Pek çok insan, gebe kalınamayan bir durumda tüp bebek tedavisinin tek çözüm olduğunu düşünür. Aslında bu tamamen doğru değildir. Kısırlık sorunlarıyla uğraşan çiftlerin yüzde 5’inden azının, tüp bebek tedavisinden faydalandığı düşünülmektedir.
Tüp bebek tedavisine ihtiyaç duymak söz konusu olduğunda çiftlerin genelde iki kategoriden birine dahil olduklarını görüyoruz:
- Biyolojik çocuğunun olması için tüp bebek tedavisinin tek çözüm olduğu çiftler
- Diğer doğurganlık tedavilerinin başarı sağlayamadığı çiftler
Tüp bebek tedavisine ihtiyacınız olup olmadığını merak ediyorsanız okumaya devam edin.
Tüp bebek tedavisi ne zaman yapılır?
Biyolojik çocuğunuzun olması için tek seçeneğinizin tüp bebek tedavisi olduğu bazı durumlar mevcuttur.
Fallop tüpleriyle ilgili ciddi sorunlar: Kadında, her iki fallop tüpünün tıkalı olması durumda, biyolojik çocuk sahibi olabilmek için tek seçenek tüp bebek tedavisi olmaktadır. Fallop tüpleri, yumurtalıkları rahme bağlayan yoldur. Yumurtalıklardan salınan yumurta, rahme ulaşamaz ve sperm ile bir araya gelemezse gebelik mümkün olmaz.
Bazı durumlarda tüp bebek tedavisine ihtiyaç duymamak için fallop tüpleri, ameliyatla düzeltilebilmektedir. Ancak bu ameliyatın başarı oranı değişken olmakla birlikte tüplerdeki sorunun ciddi olması durumunda ameliyat, iyi bir seçenek olmamaktadır.
Şiddetli erkek kısırlığı: Erkek kısırlığının şiddetli olduğu durumlarda biyolojik çocuk sahibi olmak için tek seçenek, mikroenjeksiyonla birlikte uygulanan tüp bebek tedavisi olabilmektedir. Normal bir tüp bebek tedavisinde sperm hücreleri ile yumurta bir araya getirilerek döllenmenin gerçekleşmesi beklenir ve en sonunda spermlerden birinin, yumurtayı döllemesi beklenir.
Mikroenjeksiyonla birlikte uygulanan tüp bebek tedavisinde ise tek bir sperm alınır ve doğrudan yumurtaya enjekte edilir. Sperm hareketliliği ya da şekli ile ilgili ciddi sorunların olduğu durumlarda bu tedavi tercih edilebilir. Ayrıca sperm miktarının çok az olması durumunda da mikroenjeksiyon ve tüp bebek tedavisinin birlikte kullanılması gerekebilir.
Azospermi ise erkekte hiç spermin olmadığı durumu ifade eder. Ancak hiç sperm olmadığında bile mikroenjeksiyon sayesinde biyolojik çocuk sahibi olmak mümkün olabilmektedir. Olgunlaşmamış sperm hücreleri, biyopsi ile testislerden doğrudan alınabilmektedir. Sonrasında sperm hücrelerinin laboratuvar ortamında olgunlaşması beklenir. Bu şekilde olgunlaşan sperm hücreleri, yumurtayı tek başına dölleyemez. Bu nedenle gebeliğin mümkün olması için mikroenjeksiyon ve tüp bebek tedavisi uygulanması gerekir.
Genetik hastalık konusunda yüksek risk: Siz ve eşinizin, çocuğunuza ölümcül bir genetik hastalık geçirme riskiniz yüksekse, tüp bebek tedavisi en iyi ya da tek seçeneğiniz olabilir. Bu durum, genetik sorunlar nedeniyle tekrarlayan düşükler yaşayan çiftler için de geçerlidir. Böyle bir durum söz konusu ise PGS/PGD (Preimplantasyon Öncesi Genetik Tarama/Tanı) ile birlikte tüp bebek tedavisi görmeniz gerekebilir. PGD, embriyonun belli bir hastalık açısından test edilmesi için yapılır. PGS ise embriyonun normal kromozom sayılarına sahip olup olmadığı açısından genel olarak kontrol edilmesi için yapılır.
Kanser sonrası doğurganlık tedavisi: Dondurulmuş yumurtalarınız, yumurtalık dokunuz ya da embriyolarınız saklanıyorsa bunlarla gebe kalmak için tüp bebek tedavisine ihtiyacınız olacaktır.
Dondurulmuş sperm hücreleri, aşılama ile kullanılabilir ve tüp bebek tedavisine gerek kalmayabilir. Ancak dondurulmuş sperm hücrelerinin sayısı az ise başarı oranını arttırmak için tüp bebek tedavisi daha iyi bir seçenek olabilir.
Dondurulmuş yumurtaların kullanılması: Kanser, yumurta dondurma için tek sebep değildir. Bazı kadınlar, yaşa bağlı olarak yaşanan kısırlık sorunu yaşama riskini azaltmak için henüz genç yaşlardayken yumurtalarını dondurmayı tercih edebilmektedir. Yumurtalarınızı dondurduktan sonra onları, ileride gebe kalmak üzere kullanmanız için tüp bebek tedavisine ihtiyacınız olacaktır.
Kısırlık Tedavileri
Tüp bebek tedavisi, kısırlığı tedavi etme konusunda tek yöntem değildir. Tüp bebek tedavisine geçmeden deneyebileceğiniz başka tedavi yöntemleri de bulunmaktadır. Ancak bazı çiftlerde, kısırlık tedavilerine geçmeden önce ameliyat yapılması gerekebilmektedir. Bazense öncelikle altta yatan bir sağlık sorunu varsa bu sorunun tedavi edilmesi gerekebilir. Bazı durumlarda ise çiftler, kısırlık tedavilerine ihtiyaç duymayabilir.
Çiftlerin kısırlık tedavileriyle ilgili izleyebilecekleri yollar aşağıda yer almakla birlikte bunlar, basit bir şekilde anlatılmıştır ve tüm tedavi seçeneklerini içermemektedir.
Yumurtalıkla ilgili hafif ila orta şiddette yaşanan sorunlarda kadınlar için en sık olarak uygulanan tedaviler şunlar olmaktadır:
- Üç ila altı döngü boyunca Clomid kullanımı (PKOS ya da insülin direnci varsa tedavide metformin de yer alabilir)
- Clomid yumurtlamayı teşvik etmiyorsa üç döngü boyunca letrozol kullanımı
- Zamanı planlanan cinsel ilişkiyle birlikte iki ila altı döngü boyunca gonadotropin kullanımı (bazen bu aşama atlanarak doğrudan aşılama ile doğurganlık ilaçlarına geçilir)
- Clomid ya da gonadotropinlerle birlikte üç ile altı döngü aşılama (kadının yaşı 35 ya da üzerindeyse daha az döngü olabilir)
- Tüp bebek tedavisi
Hafif ila orta şiddette erkek kısırlığı söz konusuysa en sık olarak uygulanan tedaviler şunlar olmaktadır:
- Sperm üretimini arttırmak için doğurganlık ilacı tedavisi (uygulanabilirse)
- Sorun varikosel ise bunun ortadan kaldırılması (bazı durumlar için geçerlidir)
- Doğurganlık ilaçları olmadan, üç ila altı döngü boyunca aşılama (kadının yumurtlamasında sorun yoksa)
- Tüp bebek tedavisi
Çiftlerde, açıklanamayan kısırlık söz konusuysa tercih edilen tedavi yolu genelde şu şekilde olmaktadır:
- Doğal yolla gebelik için kısıtlı bir zaman belirlenmesi
- Klomid, letrozol ya da gonadotropinlerle birlikte altı döngüye kadar aşılama
- Tüp bebek tedavisi
Peki, kaç döngü deneneceği, hangi tedavinin uygulanacağı, adımlardan bazılarının atlanıp atlanmayacağı ya da listede yer almayan bir tedavi hakkında nasıl karar verilir?
Doktorunuz, kısırlığın nedeni, kişisel durumunuz, yaşınız, sonraki adıma geçme konusunda isteğiniz, tüp bebek tedavisine karşı hisleriniz ve ekonomik durumunuz gibi etkenlere bağlı olarak karar vermenize yardımcı olacaktır.
Sizin durumunuzda tüp bebek tedavisinin hangi aşama olduğunu merak ediyorsanız bu konuyu doktorunuzla konuşmalısınız. Sıradaki adımın, tüp bebek tedavisi olmasını istemiyorsanız ya da alternatifleri merak ediyorsanız, karar vermeden önce ikinci bir fikir almaktan çekinmeyin. Tüp bebek tedavisini sürdürmek, ciddi bir karardır.
Tüp bebek tedavisi görmek istemiyorsanız ne yapmalısınız?
Tüp bebek tedavisine devam etmeme seçeneğiniz her zaman bulunmaktadır. İster doktorunuz tarafından ilk tavsiye edilen tedavi tüp bebek olsun ister bazı kısırlık tedavilerini denedikten sonraki adım tüp bebek tedavisi olsun, tüp bebek tedavisi görmek zorunda değilsiniz.
Çiftlerin, tüp bebek tedavisi istememe nedenleri arasında şunlar yer alabilmektedir:
- Tedaviyi maddi açıdan karşılayamamak
- İnvazif prosedürlerin yarattığı risklerden kaçınmak
- Tedavinin başarı şansının düşük olmasının beklenmesi nedeniyle tedaviye devam etmemek (başarı oranları herkeste değişiklik gösterecektir)
- Evlat edinmeyi istemek
Bazı durumlarda, tüp bebek tedavisi görmeden biyolojik çocuğunuzun olması mümkün olmamaktadır. Bazı durumlarda ise doğal yolla çocuğunuz olma ihtimali yüzde 1 kadar düşük olmakla birlikte imkansız olmamaktadır.
Örneğin, erken yumurtalık yetmezliği yaşayan kadınların, doğal yolla gebe kalabilmeleri pek mümkün olmamaktadır. Gebelik, bu sorunu yaşayan kadınların çok az bir kısmında meydana gelebilmektedir. Bu azınlığa dahil olup olmayacağınızı bilemezsiniz. Bununla birlikte aldığınız kısırlık tanısının, doğal yolla gebe kalmanızı engelleyeceğini de düşünmemelisiniz.
Peki, tüp bebek tedavisi istemiyorsanız başka hangi seçeneklere yönelebilirsiniz? Bunu doktorunuz ve danışmanınızla konuşmanız gerekir. Tüp bebek tedavisi dışında yapabileceğiniz şeyler arasında şunlar yer alabilir:
- Aşılama döngüleri gibi diğer tedavi yöntemlerini denemeye devam etmek
- Doğal yolla gebe kalmaya çalışmak
- Cerrahi müdahale (uygulanabiliyorsa)
- Evlat edinmeyi denemek
- Çocuksuz bir hayat tercih etmek
Aşılama gibi tedavi yöntemlerini denemeye devam etmek istiyorsanız, tedavinin başarılı olma olasılığını doktorunuza danışmalısınız. Örneğin, aşılamanın altı ila dokuz döngü uygulandıktan sonra gebelik şansının önemli ölçüde azaldığını gösteren bazı araştırmalar bulunmaktadır. İşe yarama ihtimali düşük olan tedaviler için paranızı ya da duygusal enerjinizi harcamak istemezsiniz.
Bebek sahibi olmayı denemeyi bırakmak zor olabilse de bazen vücudunuz ve psikolojiniz için en iyi şey bu olmaktadır. Tedaviyi ne zaman bırakmanız gerektiğine karar verme konusunda güçlük yaşıyorsanız, bu süreci atlatmanızda yardımcı olacak bir uzmandan destek alabilirsiniz.