Tüp Bebek Tedavisinin Tutmama Nedenleri

Tüp bebek tedavileri, son senelerde çocuk sahibi olamayan çiftlerin umudu olmaya hep devam etti ve bu nedenle doktorlar da prosedürleri herkese uygun hale getirmek için büyük çaba gösteriyorlar. Ancak zaman zaman başarısızlıklarla karşılaşmak da mümkün oluyor ve hastalar tüp bebeğin tutmama nedenleri hakkında hem doktorlarından hem de diğer kaynaklardan bilgi ediniyorlar. Eğer siz de karşılaştığınız sorunlar hakkında daha fazla bilgi arayışındaysanız, en sık karşılaşılan tüp bebek sorunları hakkında tüm gerekenleri cevaplamaya çalışacağız.

Tüp Bebek Tedavisi Nedir?

Tüp bebek tedavisinde, anne adayından alınan yumurtalar ve baba adayından alınan spermler, annenin rahminde değil, laboratuvar ortamında bir kültür içerisinde dölleniyorlar ve daha sonra çiftin genleri ile döllenmiş olan bu yumurta, annenin rahmine tekrar yollanarak hamilelik gerçekleştiriliyor.

Yani aslında, tüp bebek tedavisinde utanılacak veya çekinecek hiç bir şey yok. Doğanın insanlara sunduğu imkanlar, bazen genetik sebepler, bazen de dış koşullar, hayat şartları, beslenme, kazalar gibi pek çok sebepten dolayı aksayabiliyor, kadın ve erkekler ise bu sorunların üstesinden gelebilmek için yöntemler arıyorlar. Tüp bebek tedavisi tam olarak bu imkanı hastalara sunuyor diyebiliriz.

Tüp Bebeğin Tutmama Nedenleri

Tüp bebek tedavisinde karşılaşılabilecek sorunlar maalesef genellikle prosedürlerin başarısız olmasına neden oluyor ve başarısız bir tedavinin ardından gerçekleşenleri analiz etmek, genellikle diğer seferlerde daha doğru bir tedaviye de imkan tanıyor. Tüp bebeğin tutmama nedenlerini maddeler halinde hemen aktaralım.

Rahimde Karşılaşılabilen Sorunlar

Anne rahmi, bazen doğal gebeliklere izin vermeyecek koşullara sahip olabiliyor ancak bazı zamanlarda da tüp bebek tedavisine bile izin vermeyen durumlar ortaya çıkabiliyor. Özellikle de rahim iç duvarını etkileyen koşullar, maalesef embriyonun rahime yerleştirilmesi ve orada tutunması hususunda sıkıntılar ortaya çıkararak gebeliği neredeyse çok zor bir hale getirebiliyorlar.

Bunun yanında geçmişte geçirilen ameliyatlar, kazalar, kürtaj, sezaryen gibi rahmi etkileyebilecek tüm operasyonlar, tüp bebek tedavisinde de bir şekilde engel ortaya çıkarabiliyorlar. Unutmayın ki kısırlık bazen ilk çocukta olabildiği gibi, pek çok çocuk sahibi olduktan sonra diğer koşullardan dolayı çocuk yapmakta sorun yaşayan çiftlerin varlığı da mevcut.

Rahimde karşılaşılan bu rahatsızlıkların uygun çözümler ile ortadan kaldırılmaları, tüp bebek tedavisini de mümkün hale getiriyor. Ancak özellikle rahim zarı kalınlığının düşmesinden kaynaklı olan gebelik sorunları, şimdilik düzeltilemeyen sorunlar arasında bulunuyor. Lakin bu konularda gerçekleştirilen devamlı çalışmalar neticesinde önümüzdeki senelerde rahimden kaynaklı olan pek çok sıkıntının ortadan kaldırılacağını da tahmin edebiliriz.

Embriyo Transferinde Yaşanan Sorunlar

Anneden alınan yumurta ile babadan alınan sperm, bir kültür içerisinde dölleniyor ve bu sayede yeniden rahme transfer mümkün oluyor. Ancak işlemin gerçekleştirildiği tesiste oluşturulan kültürün yeterli veya uygun olmaması, maalesef döllenmenin hiç gerçekleşmemesine neden olabildiği gibi, gerçekleşse bile bir bebeğe dönüşmemesi gibi sıkıntılar doğurabiliyor. Dolayısıyla embriyonun doğru koşullar altında geliştirilmesi, potansiyel sorunları önlemek adına elzem.

Embriyo dışarıda sağlıklı bir şekilde gelişse bile, anne rahmine de doğru bir şekilde aktarılmalı. Çünkü embriyonun rahimdeki varlığını devam ettirmesi ve gelişimini sürdürebilmesi için rahme tutunması bir şart. Ancak tutunmanın olmaması veya yanlış bir yere tutunma gibi dış gebeliğe sebep olabilecek etkenlerin ortaya çıkması, maalesef tüp bebek tedavisinde başarısızlık olarak karşımıza çıkabiliyor. Bu yüzden tedaviyi gerçekleştiren hekim ve hemşirelerin bu konuda deneyimli olmaları, ayrıca anne adaylarının da verilen talimatlara tam olarak uymaları gerekiyor.

Embriyolar bir şekilde tutunmayı başarsalar bile, zaman zaman damarlanma aşamasında meydana gelen sorunlar da ortaya çıkabiliyor. Pek çok işlemde, anne adayına düşük molekül ağırlıklı heparin ilaçları ve bebe aspirini gibi ilaçlar verilmektedir ve bu ilaçların damarlanmayı kolaylaştırdıkları görülmektedir. Ancak onlarca farklı koşul sayesinde gerçekleşen damarlanma, maalesef beklendiği gibi oluşmayabilir de.

Anneden Kaynaklanan Sorunlar

Tüp bebek tedavisine başlandığı zaman, doktorlar hastalarından tüm gereken bilgileri talep etmekte, bu bilgilere göre ilaçları ve dozlarını hazırlamakta, onlara belli bir hayat düzenine dair bilgiler vermekteler. Ancak anne adaylarının bazen unutkanlıktan, bazen de çekingenlikten dolayı doktorlarını doğru bilgilendirmemeleri, maalesef tedavinin daha en başından yanlış bir şekilde yapılmasına neden olabiliyor.

Doğru miktarda ilacın alınmaması, ayrıca hayat tarzının da sağlıklı bir şekilde sürdürülmemesi, ne yazık ki tüm bir tüp bebek tedavisinin boşa gitmesine neden olabiliyor. Bazen de, anne ve baba adaylarının uzun protokol gerektiği halde daha kısa protokoller ile acele etmeye çalışmaları, tüp bebeğin başarısız olmasına neden oluyor.

Gebeliğin hem doğal yollardan hem de tüp bebek tedavisi ile başarılı bir şekilde başlaması, ayrıca devam edebilmesi için, hayat koşullarının da olabildiğince iyi olması gerekiyor. Bu nedenle çok ağır psikolojik sıkıntılardan kurtulmak, doğru bir beslenme düzeni oluşturmak, hayatı düzene sokmak ve egzersizler ile vücudu zinde tutmak, gebeliğin sağlanması ve devam etmesi ihtimalini arttırıyor. Zaten tüp bebek konusunda bilgiler veren doktorlar, tedavi sürecinde tüm bu dikkat edilmesi gerekenleri de adaylara anlatıyorlar.

Bakteri ve Enfeksiyonlar

Vajinanın zaman zaman dış etkenlere açık olabilmesi, bakterilerin üremesine izin vermesi ve enfeksiyonlara yatkın olması, maalesef tüp bebek tedavilerinin de zorlaşmasına neden oluyor. Vajinanın direkt olarak rahme açılıyor olması, vajinadan bulaşabilecek bakteri ve virüslerin rahmi de etkilemesine yol açabiliyor. Dolayısıyla sağlık ve hijyen kurallarına uymak, geçmişte de bilinmedik insanlarla ilişkiye girmekten kaçınmak yahut korumalı olarak ilişkiye girmek, tüp bebek tedavisinin başarısı için önem kazanıyor.

Eğer vajina ve rahim sağlığınız üzerine şüpheleriniz varsa, bunları doktorunuz ile dürüstçe konuşmayı ve gerekli tedavileri gerçekleştirmeyi asla unutmamalısınız. Pek çok hasta, maalesef bu tip şeylerden biraz çekinebiliyor ancak doktorla hasta arasında bir gizlilik ilişkisi olduğu akıldan çıkarılmamalı. İstememeniz halinde sağlık durumunuza dair bilgiler başkalarına açık edilmeyeceklerdir.

Babadan Kaynaklı Sorunlar

Her ne kadar tüp bebek tedavisi, babadan kaynaklanan döllenme sorunlarının büyük kısmının üstesinden gelinmesine yardımcı olsa da, bazen sperm şeklindeki bozukluklar, spermlerin yavaş olması, çok nadir sperm oluşumu veya hiç sperm olmaması gibi pek çok sorun, maalesef tüp bebeğin tutmama nedenleri arasında bulunuyor. Bu rahatsızlıklardan bazılarının sonradan düzeltilebilir olmaları gebeliği mümkün kılabilse de, maalesef bilhassa genetik sebeplerden kaynaklanan şekil bozuklukları gibi durumların tedavisi imkansız ya da çok zor hale gelebiliyor.

Ne Yapmalı?

Tüp bebek tedavinizde ilk denemeniz başarısız olduysa, ilk yapmanız gereken doktorunuzdan gerekli analizleri yapmasını talep etmek ve onunla birlikte nasıl bir yol haritası izleyeceğinize karar vermek. Eğer doktorunuz tedavinin hala bir başarı ihtimalinin olduğunu düşünüyorsa elbette devam etmek size kalıyor ancak tedavinin başarı ihtimalinin olmadığı bilgisini alırsanız da devam etmeye çalışmanız maalesef hem manevi hem de maddi dertlerle sizi baş başa bırakabilir.

Hiç bir koşul altında çocuk sahibi olamayanlar için varolan evlat edinme prosedürleri, tüp bebek tedavisinde başarıyı yakalayamayan çiftler için bazen zor bir çözüm olabilse de, genellikle herkesi mutlu da edebiliyor.