Bir kadında hamilelik gerçekleşebilmesi için erkekten gelen sperm hücresi ile kadından gelen yumurtanın fallop tüplerinde bir araya gelmesi ve sperm hücresinin yumurtayı döllemesi gerekir. Enfeksiyon, operasyon herhangi bir sebeple kanallarda meydana gelen hasarlanma ve tıkanıklık infertiliteye sebep olur. Benzer şekilde tüplerin geçirgenliğinin bilinçli olarak engellenmesi ise bir gebelikten korunma tekniğidir ve cerrahi sterilizasyon olarak adlandırılır. Bu şekilde sperm hücresi yumurtaya ulaşamaz ve onu dölleyemez.
Tüp ligasyonu ya da tüplerin bağlanması daimi gebelikten korunma tekniklerinden olarak kabul edilir. Bebek isteği daha sonra ortaya çıkarsa tüplerin tekrar açılması her zaman mümkün olmayabilir. Tüp ligasyonuna karar verirken bu durumun muhakkak göz önüne alınması gereklidir.
Tüplerin bağlanması uygulaması 35 yaş üstü ve ailesini tamamlamış, artık bebek istemeyen kadınlara uygulanan bir gebelikten korunma tekniğidir. Kanalların bağlanmasının en önemli özelliği, bu gebelikten korunma tekniğinin daimi olmasıdır. Yani geri dönüşü oldukça zordur. Fakat türlü durumlarda tüpler açılabilir. Bu sebeple tekrar operasyon olmak gerekir. Fakat tüplerin açılması operasyonu, kanalların bağlanması kadar kolay ve pratik bir operasyon değildir. Uzman hekimler tarafından uygulanan tüplerin açılması operasyonu, ne kadar başarılı olursa olsun, ardından hamile kalma başarı oranı en fazla %50’dir.
Kadınlarda tüplerin bağlanması ne şekilde yapılabilir?
Kadınlarda rahime giden tüplerin bağlanması minilaparotomi ya da laporoskopi teknikleriyle olabilir. Bazen de sezaryen operasyonu esnasında tüpler iki taraflı olarak bağlanabilir (bilateral tubal ligasyon, tubal sterilizasyon).
I. Minilaparotomi ile tüplerin bağlanması
“Minilaparotomi” adı verilen teknikte, kasıktan 3-5 cm’lik yatay bir kesi ile kordonlara ulaşılarak bağlanır. Birkaç değişik bağlama türü vardır.
Minilaparotomi özellikle 70 kg’nin üzeri kilolu bayanlarda, oldukça önceden batın cerrahi girişimi geçirmişlerde, batın içi yapışıklıkları ya da endometriosus hikâyesi olanlarda uygun değildir.
II. Laparoskopi ile tüplerin bağlanması
Tubal sterilizasyonda diğer teknik ise laparoskopi yöntemi ile göbekten girilerek kordonların iki taraflı olarak bağlanması işlemidir. Halk arasında “kansız operasyon” olarak da adlandırılan bu teknikte operasyonun ardından ağrı hissi oldukça azdır ve genellikle hastanede yatış yapılmasını gerektirmez. Minilaparotomiye göre dezavantajı ise işlemin maliyetinin yüksek olmasıdır.
Her iki teknikte de tüplerin bağlanması işlemi, doğumun hemen ardından ya da sezaryen esnasında da yapılabilir. Doğumdan hemen ardından yapılmadığı durumda lohusalık dönemi olan 40 günün geçmesinin ardından da uygulanabilir.
Her iki teknikte de faaliyeti %100′ e yakındır. Çok az bir oranda tüplerin tekrar açılabilmesi ve hamilelik ihtimali akılda tutulmalıdır. Cerrahi girişim tekniği başarı oranı ile bağlantılıdır.
Adet bitimini takiben hamile olunmadığından emin olunarak uygulanır. Kısa süren ufak bir cerrahi girişimdir. Aynı gün taburcu edilerek bir ayın ardından kontrole davet edilir.
Kadınlarda tüplerin bağlanması ne zaman yapılabilir?
Tüp ligasyonlarının çoğu sezaryen cerrahi girişimleri esnasında yapılır. Fakat bu kaide değildir. Laparoskopi ile her yaşta ve dönemde yapılabilir. Fakat sezaryen dışı yapıldığında hamilelik testi yapılarak bir hamilelik olmadığı gösterilmelidir. Hamilelik başarı oranını en aza indirmek için tercihen adet kanamasını takip eden ilk günlerde yapılmalıdır.
Peki, bağlanan tüplerin açılması sonrası hamile kalınabilir mi?
Tüpler bağlanırken uygulanan teknikten kaynaklı olarak mikrocerrahi işlemler ile kanallar tekrar açılabilir. Tüpleri açma ameliyatı olan kadınların üçte ikisinde gebelik oluşur. Gebelikler genellikle ameliyattan sonra bir yıl içerisinde gerçekleşir. Tüpleri bağlanmış olan bir kadın tekrar bebek sahibi olmak istediğinde en uygun teknik tüp bebek uygulanmasıdır. Fakat tüp bebek uygulamalarında da hamilelik başarı oranının %100 olmadığı akılda tutulmalıdır. İlerleyen kadın yaşı ile birlikte hamilelik başarı oranı da giderek azalmaktadır.
Tüplerin açılması operasyonuna alternatif olarak, hamile kalmayı planlayan kadınlara tüp bebek tedavisi de uygulanabilir. Bundan kaynaklı da tüplerin bağlatılmasını talep eden çiftler, bu konuda nihai olarak karar vermelidir.
Geri dönüşüm cerrahi girişimleri ya da tüp bebek tedavisinin ardından hamilelik sağlama başarı oranı en iyi ihtimallerle %50-70 arasındadır.
Tüplerin tekrar açılma cerrahi girişiminin ardından dış hamilelik oluşma riski meydana gelir. Operasyonun ardından meydana gelen hamileliklerin yaklaşık olarak yüzde 10’u dış hamileliktir.
Tüp bağlanmasının ardından hamilelik gelişirse, ilk olarak dış hamilelikten şüphe duyulmalıdır. Tekrar tüplerin tamiri yapılabilir. Fakat bu işlem oldukça karmaşıktır. Uzun bir işlemdir. Tüplerin açılma işleminin garanti olmadığı bilinmelidir. Tüpler bağlanmasının ardından hamile kalınmak istenirse, tüp bebek tekniğine başvurulmalıdır.
Bu sebeple, artık bebek istemeyen ve bu teknikle korunması mümkün olan bireylerin, tüplerin bağlanmasına nihai olarak karar vermelidir.
Kadınlarda tüplerin bağlanması erken menopoz yapar mı?
Halk arasında yanlış bilinen bir unsur kanalların bağlanmasının adet miktarını etkileyebileceği, erken menopoza sokacağı, seksüel isteksizliğe yol açabileceği ya da ağrı hissiyatına sebep olabileceğidir. Uygun teknikle yapıldığında, yumurtalık kan dolaşımı etkilenmeyeceğinden bu endişelerin tümü yersizdir.
Tüplerin bağlanması adet miktarını ve seksüel isteği asla etkilemez.
Genellikle en az 30 yaşını doldurmuş, isteği sayıda çocuğa ulaşmış ve asla oldukça fazlasını düşünmeyenlerle tıbbi ya da sosyal olarak bebek doğurması sakınca yaratan bireyler için en uygun tekniktir.
Bağlanan tüplerin tekrar açılması (tubal reanastamoz)
Nadir olarak tüpler bağlanmasının ardından tekrar bir bebek düşünen çiftler olmaktadır. Bu durumda mikro cerrahi teknikleri uygulanarak kanalların tekrar uç uca bağlanması denenebilir.
Tüp bağlanmasının (tubal ligasyon) ardından tüplerin bir mikro-cerrahi operasyonu ile tekrar açılmasına “tubal reanastamoz (tubal reanastamosis)” denir.
Tüp bağlanması geri dönüşümü çok kolay olmayan işlemdir. Tubal reanastamozda başarı oranı %60 ila %80 olduğundan operasyonla tüplerin bağlanması kararı nihai olarak verilmesinin ardından fakat tüpler bağlatılmalıdır.
- Cerrahi olarak başarılı olunamadığında tüp bebek tekniklerine geçilmelidir.
- Erkeklerde tüp bağlanması operasyonuna vazektomi adı verilmektedir.
Tüp bağlatma kimler için uygundur?
- Ailesini tamamlamış ve bebek sahibi olmayı düşünmeyen çiftler
- Olası bir hamileliğin kadın yaşamını ciddi ölçüde tehdit etmesi beklenilen ve bu sebeple hamile kalmasına asla izin verilmeyecek olan kadınlar
- Zeka özrü gibi sebeplerden kaynaklı olarak seksüel tacize uğrama ve hamile kalma ihtimali yüksek olan bireyler
Tüp bağlatma kimler için uygun değildir?
- Henüz ailesini tamamlamamış çiftler
- Ailesini tamamladığını düşünse dahi 30 yaşın altındaki kadınlar
- Üreme döneminde olup eşiyle problemleri olan kadınlar
- Eşini tam anlamı ile daimi gebelikten korunma tekniğine ikna edememiş kadınlar
- Başka bir gebelikten korunma tekniğini seçmelidirler.
Kadınlarda tüplerin bağlanması avantajları nelerdir?
Tüplerin bağlanması kullanıcıdan bağımsız olarak yüksek oranda daimi koruma sağlaması bakımından uygun bireylerde en avantajlı gebelikten korunma tekniğidir. Tüpler bağlı olduğunda hamile kalma korkusu olmadığından dolayı seksüelliğin oldukça verimli yaşanmasına yardımcı olabilir. Koruyuculuğu hemen başlar ve yaşam boyu devam eder.
Kadınlarda tüplerin bağlanması dezavantajları nelerdir?
Daimi bir teknik olması ve geri dönüş ihtimalinin düşük olması en önemli dezavantajıdır. Diğer taraftan eşlerin her ikisinin de yazılı onayının gerekmesi bir diğer dezavantajdır.
Kadınlarda tüplerin bağlanması faaliyeti nedir?
Tüplerin bağlanması teorik olarak %100 koruma sağlamakla birlikte pratikte bu koruyuculuk oldukça düşüktür. İşlemin başarısız olma ihtimali 1000’de 4’tür. Tüpleri bağlı olan bir kadında adet gecikmesini takiben hamilelik testi pozitif çıktığında bunun bir dış hamilelik olmadığı muhakkak gösterilmelidir.
Kadınlarda tüplerin bağlanması yan etkileri nelerdir?
Tüplerin bağlanması işleminin herhangi bir yan etkisi söz konusu değildir. Adet düzeninde genelde bir değişikliğe sebep olmaz. Seksüel yaşantı bakımından hiçbir olumsuz etkisi söz konusu değildir.
Kadınlarda tüplerin bağlanması riskleri nelerdir?
Her cerrahi girişim gibi tubal ligasyon cerrahi girişimleri da bazı riskler taşır. Enfeksiyon, komşu organ zedelenmesi ve anestezi riskleri göz önünde bulundurulmalıdır. Dikkatli bir cerrahi girişim tekniği kullanıldığında bu ihtimal son derece düşüktür.
44 yaşındayım tuplerimi açtırmak istiyorum
36 yaşındayım tüplerimi açtırmak istiyorum
Adam arap hastalar demiş baksanız a. Güvenilir mi
38yasinda yim tüplerimi açtırmak istiyorum napmam gerekiyor
merhaba ben 37 yaşındayım 31 yaşında tüplerim bağlandı ve şimdi bebek sahibi olmak istiyoruz 29 nisanda tüplerim tekrar açıldı ama hamile kalamıyorum bunun nedeni nedir acaba?
Benimde tüplerim bağlı 3 yıl oldu haftaya cuma gününe gün aldım açtıracağım acaba kararım doğrumu sizce
Merhabalar Şükran hanım tüplerinizi açtırmışsınız nasıl bir uygulama yapıldı ve maaliyeti yüksek mi ben de açtırmayı düşünüyorum bilgi verirseniz çok sevinirim
2çocuk annesiyim bende tüpligasyon yaptırdım sezaryen doğum yaptım fakat yaptırdıktan sonra pişman oldum psikolojik olarak kötü durumdayım tekrar açtırmak istiyorum hamile kalabilir iyimyaşım 27
İygünler size birşey söyliycem ilk evliligimdem üç çocum var birdaha olmasın diye baglatdıydım ama şimdi bir tanede daha istiyorum bir evlat acaba birdaha ilerleyen günlerde yine anne olmak istiyorum acaba bu mümkünmüdür şimdiden tşekler
Tuplerimi baglattim 1 sene oldu bebdgim 1 buçuk yaşında tüpler bağlıyken hamile kalinmazdemi